Sevdamın Çiçeği Şiiri - Çay Şairi

Ey yudum yudum acını içime ta hücrelerime kadar çektiğim sevgili
Yarın güneş doğar mı diye şüphesizlerden şüphe duyar oldum
Sensizlik neye benzer bilir misin bakışına hasret kaldığım sevgili
Sensiz hayat, ölmeye yakın kalbin,kurtlarla boğuşması gibi
Sensiz geceler en uzun gece gündüzler bitmez bir asır
Sesini duymak bana onur verici, seni sevmek değildir her kesin harcı.
Seni seven yiğit olmalı çünkü sen yiğitlere bedelsin
Çok hazin sözlerin, aydan parlaktır yüzün ve gözlerin
Nur topumu desem yoksa sonbaharda açan bahar şahikası mı?
Karar veremedim!
Ruhuma bahşettiğin her bakışla dirilip canlanıyor ölgün halim
Beklide kış ayazında ağustos böcekleri senin iklimine sığınır
Öyle bir iklim-i halin var ki sensiz olmak baharı özlemeye benzer
Sensizlik her gün azap, akrep yelkovan donmuş sanki
Feleğin çarkından donup duran bir kenara atılmış eski bir saat gibi
Mehtaplı gecelerde senle dumanda buluşmak gibi
Gayrı ne haldeyim bilsen ki ey sevdamın çiçeği
Karar veremedim;
Sana gül mü desem yoksa lale mi?
Suy-i zan düştü adının ardına gayrı bulunmaz gibi
Al al yanakların ve tomurcuk gözlerinle en çok güle benzersin
Adın gül değil amma,güller seni kıskanır be sevdamın çiçeği
Ayrılık ne zaman biter şafakları saymak yetmez mi?
Alıp seni çıksak ta yüceler kılsa nikâhımızı yüceler yücesi
Ne acı ne hasret ne özlemin hepsine sünger çekiversek
O an artık mutluluk şerbetini içiversek elinden Efendimizin
Yoksa hayal mi bunlar ne kadarı gerçek bilmem ki
Artık her şeyden şüphe duyarım duymadığım sadece O’dur şüphesiz
Seninle olduk mu en güzel çiçek bahçesi
Sen gül olursun ben sen kokarım
Yüzüme bir tebessüm et, uçar durur ruhu revanım
Yıldız olursan sen, ben etrafında kuyruk olurum
Ay olsan sen, ben seninle dolunayda sarmaş dolaş olurum
Toprak olursan, toprağına tutunurum yaşamak için
Yaprak olursan, ben yaprağa konan bir böcek olurum
Senin için!
Sana bunları söylerken çok mutluyum mutluyum neden mi?
Çünkü her şey benim istediğim gibi
Ne sen kızıyorsun ne de ben korkuyorum
Senden ve senle ilgili hiç bir şeyden
Yüreğimden ne akıyorsa senin için o dökülür dilimden
Ömür ne kadar biçtim sevdama bilir misin güllere taç sevgili
Ömrüm kadar demeyeceğim,diyemiyorum, korkuyorum, neden mi?
Çünkü bu gidişle bu hayata erken veda edecek gibiyim
Nedeni Senden başka ne olabilir ki?
Ne Azrail’den korkarım nede sonbahardan
Korktuğum şey senin dökülen dudaklarından
Onlardan çıkan ya alevdir yakar beni
Ya da yalandır unutturur seni
Bakışınla yakan sensin nazınla cilvenle yakan yine sen
Neden böyle yaparsın hala anlam veremediğim birkaç şeyden biri
İstersen sana ve sevdamıza önsoz olurum ama yeter ki gel
Gel de Müslüman Gülüm kitabımın başkahramanı ol.
Sensiz o kitap ne yazılır nede okunuyor ne olur artık gel.
Gel de başlayalım yazmaya yoksa vakit ne kadar bilinmez ki
Haydi, durma sende bir taraftan yaz ben de matbaa olayım dudaklarına
Basalım aşkımızı en güzel kapaklı, en şeffaf yapraklı, gül renkli kitaba
Sayfalar ve kapak hazır amma içi boş kalmış senden habersiz
Yaz ve gönder yeter ki yaz olsa da bir harf olsun, bir hece
Bekliyorum sevda durağına seni dünden bugüne ve yarına
Gel de otur yürek devletime sana ait olan tahtına!

Çay Şairi