yar yanık bağrımı, al içinden güneşleri avuçlarına
sil kızıl rengini bulutların ufkumdan
temiz karanlıklar çökünce doruklarına kazıkkıran dağı’nın
kaybolan rengiyle taşı sevdamı ardıç korusuna
sana gelen bana gelsin diye niyazlar et
ne yana kaldırsan kıblegâhadır ellerin
Bir deniz bekliyorduk. Duvara çarpıp ölmesi gibi
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem
Devamını Oku
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem