Evvelin dertlerin başıdır Duygu
Tıpkı dermanın olduğu gibi
Sende hercai çiçeklerin duruşu
Aşılı fidanların iki yüzü vardır
Sen sendeki hükmü hiç bilmiyorsun
Sende her halin bir adı vardır
Yar evvelin dünyayı sonun ukbayı hatırlatır
Dünyan da ukban da benle yaşanır
Evvelim aşkı, sonum imanı hatırlatır
Dünya aşkla, ukba imanla yaşanır
Sende, yalan yanlış gerçeğin
Derdin, gamın izi dururken
Bende, aşkın eşitliği
Tarifsiz acıların izi vardır
Doğuşunda batışında benzese doğruya
Tam orta yerinde
Yaptığın yalnışın, izi vardır
En derin yarların eşiğidir senin kalbin
Derinliğinden renk verir senin evvelin
Orta yerinde, Leyla’ların zinciri
Bir yangının, ilk kıvılcımı başlar
Sendendir bendeki ateşin izi
Sana her düşen, yanmaya başlar
Özünde kör yaşar her şey
Senden bir şey katmadan kendine
Yaprağa düşmez yeşil
Sensiz baharlar gelemez kendine
Öyle bir gülistansın ki
Şaşarım benden başka bağban olana
Bülbüllerin son nefesi kalbimde dururken
Benden başka kim anlar kim bilebilir
Bülbüllerin çilesini güllere aşkını
Senden başka kim yaşatır
Gülistanlar da gül hasreti tatmayı
Sende, gülden evvel dikenlerin izi biterken
Bende, kan kırmızı güllerin rengi
Duymadığın çilelerin bestesi vardır
Ben senin saçının her teline, her bir zerrene
Bin destan yazarım da
Kâğıtlar yetişmez, kalem bıkar, dil usanır.
Manaslar yanında masal diye anılır
Senin gibi başlar, destanlar yazılmaya
Destanların evveli sen olursun
Nice destanın yalanı, gerçeğini aşarken
Sende doğruların ilk adımı
Gerçeklerin izi vardır.
Alınır bu şehrin geceleri sen yoksun diye de
Teselli bulamaz ayın ferinde
Sabahlara kadar oturur dertleşiriz
Durgun sular misali, gamlıdır geceler
Ben sende insafın izini ararken
Firaridir uykular, gözlerim yorulur
Kalbimde bir gecenin, mehtabı durur
Gittin gideli ben hep geceyi yaşarım
Geceler getirmez seni gecelerden taşarım
En mahrem sırlarım gecelere aşikâr
Geceler bana, sen kadar yakındır
Biriniz kalp ortağım, biriniz dert ortağımdır.
Gözlerim niye kapanır bilmem, uzayan gecelerde
Yokluğuna direnirken yorgun mu düşerim
Senden yorgun düşmek, senin kadar uzakken
Cümleler yorgun düşer, hasret akşamların da
Bir satır dile gelmezdi inan
Sevdan olmasa başımda
Sevdanın sonunda benim izim
Benden evvel senin izin
Sen olmasan düşer miydim sevdiğim
Ne çıkardı, anlamsız kalsaydı sevda
Ne çıkardı, gelmeseydin başıma
Ya da, biz hiç karışmasaydık
Hayat sevmekten ibaret olsaydı daima
Değdimi şimdi bir tanem, değdimi söyle
Değdimi, en güzel heceyi karartmaya
Sonsuza dek kanayan, bir gizli yaranın
Tut ki bir masalın, bir şiirin, destanın
Gecelerden kara, şu kara sevdanın
Sebebi sensin, sen olacaksın
Sen, sonsuza dek, ölmeyecek yaşayacaksın
Bil ki sen de Leyla‘ların zinciriyle bağlısın
Leyla’dan ne bir eksik ne de fazlasın
Leyla sonunda verir cevabını da
Sen beni dinlemez sin, sen beni duymazsın
Sen gözlerinin verdiği sözde durmazsın
İkinizin de kalbinde Yusuf’un şafağı söker
Belki de Mecnun’ların meyli ondandır.
Kalbin de güzelliğin şafağı sökerken
Sonunda unutmak gelmesin aklına
Çünkü ben unutmam seni
Bende Mecnun’ların son nefesi
Kâinatın en derin tek hecesi vardır.
Kayıt Tarihi : 24.4.2015 19:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!