Sevda yüklü geceler

Saat on iki gece yarıyı buldu
Diller sustu ,gözler sustu ,insanlık sustu
Bulutlar acıyı yuklenmiş sepeliyor dört bir yana
Yalnız duygular ve sevdalar konuşuyor
Acılar ilmek ilmek sarıyor bedenemi
Sevdan Fatih'in istanbulu fethettiği gibi
Dört bir yandan kuşatıyor yüreğimi
Gözlerin,kaşların,saçların,gülüşün,her şeyin
Birer asker olmuş pusu kurmuş yüreğime
Kaşların yay,kirpiklerin ok olup
Yıkık bir aşk şehrine dönmüş bedenimi
Öldürmeden yavaş yavaş yaralıyor

Ansızın aklım sevda yolculuğuna çıkıyor
Hani sormuştumya sana,aşk nedir ?
Birinin bir huyuna,bir davranışına
Bir gülüşüne, bir bakışına
Yada yüreğine tutulmaktır
Yüreğine tutulduğum demiştinya
Ben utanıp söyleyememiştimya
Şimdi haykırıyorum sızlayan kalbim,
titreyen ses tonumla
Ben senin gözlerine, gülüşüne,benliğine
Sana sen olduğun için tuldum sol yanım

Sen en çok yüreğime tutulmuştun
O halde....
Bu sızı ne,bu yaşlı gözlerle bakan kim
Bu enkaza dönmüş yürek kimin

Kapıyı çekip giderken sen
Kendime bir söz vermiştim ben
Unutacağım, yüreğime kilit vurup
Unutacağım....

Saat sabah beş güneş aydınlatıyor yeryüzünü
Özür dilerim gene mutluymuşçasına
Yüz kaslarım ağrıyıp
Kırışıklıklarım derinleşene kadar gülümseyeceğim
Yine göz yaşlarımı yüreğime akıtacağım

Aklım dönmüş sevda yolculuğundan
Bir yük dolusu,özlem ve senin sevdanı bulup getirmiş
Demiştimya yüreğime bir kilit vurup unutacağım
Şimdilik aklıma bir kilit vurup gidiyorum
Sevda yüklü geceler de
aklım seni bulup getirene kadar gidiyorum.......