Anlattıkça dinledi, yazdıkça okudu! .. Neyi tebliğ ediyorum ki? ? Bilmediği şeyler miydi benden duydukları ve bilmeyecek miydi, ben söylemeseydim? ? Yüreğinin bir yanı eksik ve kayıp mıydı renklerin bir kısmı? ?
Dilimi tutsaydım yaşanmamış mı olacaktı hayata dair ne varsa?
Neden’lerin ardına takılıp kalacağına, “nasıl’larla” meşgul olamaz mıydı?
Alaca karanlık kuşaklarında karanlığa küfredeceğine, bir mum yakmak aklına gelmedi mi hiç?
Mazeretlerin labirentlerinde çaresizliğin resmini çizmek yerine başını kaldırıpta doğan güneşe gülümseyemedi mi?
Hangi soruydu “doğru cevabın” adresi?
Yarısı boştu ama niye yarım bardak suya her bakışın da, dolu tarafını görmedi! ..
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta