Sevda Gencer Şiirleri - Şair Sevda Gencer

0

TAKİPÇİ

Sevda Gencer

Keskin bir bıçak gibi geldin dünyama Göz koydum, gözündeki fenere Gelmeyeceksen eğer, beni yolumdan eyleme dedim Yüreğime su serpemedin, yeşertemedin Imkansızım benim... Sabır dedim Saatlerin arasında oyaladım, avuttum. Ne kelebek misali, neşelere konabildim Nede bir balık gibi suyun tadına varabildim. Sensizliği haykırdim, sensizliği içtim Imkansızım benim... Mutluluk yalnızlık kadar gerçek olsaydı Hayaller üzerine, gemi yol alamazdı. Gel.. Ruhuma bir nebzede olsa ışık ver, yüreğim bakire.. Ruhumun iklimi hergün değişiyor, Ne yazım belli, ne kışım Maden ocağı gibiyim, siyahlar içinde Imkansızım benim..... Seslensem sana, sesim kulaklarında çınlar mı? Ne tuaf yazgıydi bu, beklemek ve sabretmek. Zamanı koynuma aldım, zorla uyuttum göz kapaklarımda Kalan son umudum için direnmek istedim Uzun yolların ürkekliği, şaşkınlığı gibi kıstım kendimi Imkansızım benim... Dikenler üstündeyim sanki Yersiz sözler eker biçerim. Sen nerdeydin bunca zaman Ne çok geç kalmışım, aşkına yanmaya Bir değil, bin sitem yazdım yokluğuna Yıllar acıdı, sen acımadın. Ah ile zar atıyorum zamana Yollara borçluymuşum gibi Taksit taksit ödüyorum, yokluğunun bedelini Imkansızım benim... Kanımı emdi sensizlik düşüncesi Meydan okudum, olumsuz düşüncelerime Bana mısın demedi.. Hayat, Sol yanımdan vurdu beni. Gece nöbetlerine dikti gözlerimi Şimdi, Bir felaket senaryosu hazırladım Başrolünü kaderime verdim, kötüler hep kaybeder Celladı benim... Yagmur havası var gözlerimde Yumruk misali düşmek ister yanaklarıma Ben gözlerinde yaşamayı sevdim Yüreğime ekmiştim seni Ayrılıkla biçtik Imkansızım benim... Sevda Gencer...

Devamını Oku
Sevda Gencer

Serbest bırak düşüncelerini, akıp gitsin benliğinden, Sen yaz, ben okurum, almam gerekeni seçerim... Kelimelerin gücü kaleminden eksik olmasın, Sözlerin sakın ola, yarım kalmasın, Sen yazadur ben okurum, Varsın utanan benim kalemim olsun... Titremesin kalemin elinde, içimdeki fırtınaya gel.. Sözlerinle gel, elini yüreğine koyda gel, Gel ki, Öfkeme kırmızı pelerin tutan kader, matadorluk yapar, Sözlerinin gücüyle gel, sustursun... Kalem tutan elin dert görmesin, Asaletin kaleminin mürekkebinden aksın, Sen onu, o seni taşıyabildikten sonra, Kelimelerin gücünü, ilham kaynağından alsın... Yazdıkça içindeki acılar akıp gitsin, Kelebeğin ömrü bir gündür, Kalbin, Bir gün değil, bir dakika versin... Sevda der ki; Zalimim, Gönlünde aktıkça, sürüm sürüm sürütürüm, Belayım, yaralarım, Keyfi, kederi yaşatırım, Ne halden anlarım, ne gözyaşından, Şikayetin varsa, azad et, Başladığın yerde bırak, dönüp bakma ardına... Sevda Gencer...

Devamını Oku
Sevda Gencer

Çaresizlik..
Bekleyişler..
En acı olani ne biliyor musun?
Geçit vermeyen yolunun sabrına...
Inadinin damına çıkmaya gelemedim....

Devamını Oku
Sevda Gencer

çocukluk tazeliğinden gelmiş düşlerimiz vardı, aydınlığa doğru uzanan. bekleyişlerin hırçınlığıydı senden bana, benden sana uzanan. ağaçlar anladı lisanımızı mevsimler anladı, gülüp geçtiler sessiz gitmelere kalmış kalbimin kapısı kendi boşluğuna düştü çırılçıplak... yitirilme şansını kaybetmemiş yarım yamalak vedalar çizdik. ince, uzun, karayağız geceler değdi tenime, uzaklığına uzattığım, gözlerime dev gibi görunen, gözyaşlarımı çoğalttım. suya doymak nedir bilmeyen susuz karanlığına bıraktım... aşk tablomuz son fırça darbesini öfkeyle aldı elimizden gel gizlice aşk kendisini sorguluyor içim sıkılıyor nefesim karamsarlık kokuyor gün batımı güneş, yalın ayak kaçıyor burnumda eylül kokusu eğilmiş doğa, boynu bükük kurban... seni düşündükçe uzaklaşıyorum kendimden bir yanım yarım bir yanım deniz hırçınlığı kıyılarımda... uzakların sesi sabahın ilk saatlerinde yeniden çık yola gözlerin düşmesin kaldırımlara akşam konaklaya dursun şehrimin üstüne sen gel tebessümü yarım dudak ucuma... kanatlarımıza değdi saçmalıklar yol dediğin böyle olmaz çukurlar doldurulmadan geçilmez ağlasam karaya vurur bakışlarım boğazımda bekleyişler balık kılçığı kadar acıyla batar kara topraklı mezarlık içimiz iyi kötü ne varsa mezar taşlarımızda kesilen yağmurlar hızlansın üstümüzde adın her taşımın üstünde parantez içinde... kolay mı sandın balta girmemiş düşünce karanlıklarını aydınlığa kavuşturmayı zaman mayası bozuk mesafeye aldırış etmedi topla bütün benli yaşamını iki kaşımın arasında kurduğum köprüden hiçbirsey düşünmeden git son sözün ağzında kalsın unutma ki kalbine dipten badana çeksen de sükuta teslim olsan da ben senin çenenin yorgunluğundayım an be an ben senin sustuğun noktadayım... içim dar olsa da yeni yetme değil şiirlerim tadı tuzu hayattan sensizlikten yoksun payıma düşen hayalimdeki geçişlerin, git başımdan desem kalemimi titretip te geçersin açlıktan kudurmuş bir köpeğin ağzından fırlayıp kaçamayacak kadar kupkuru bir kemik parçası gibiyim yeniksin yenikliğin kadar çaresiz yenikliğim sert asi bir karanlığa gömüldü aşkın yüzü... at imzanı ayrılığa besmele çekip yürüt endamını tükür avuçlarına yapış küreklerine geç kalmış sonun vur gitsin şah damarından paramparça dağılsın yolun açık olsun... aşk sana bittiğim yerde paramparçayım bir denizim kaldı etrafimda süt liman... Sevda Gencer... 04/09/2011

Devamını Oku
Sevda Gencer

Acıkmış bir ok saplandı bağrıma. Çatlamış dudaklarımda gizlenmiş kelimeler, Boğazımda düğümlenmiş ağlama isteğim Yutkunurum ardı arkası kesilmeden Tıkanır nefesim... Bu dünya kimseye kalmaz, kalmayacak. Doğarken, yok olmanın damgasıyla dünyaya gözlerimizi açarız. Öldüğümüzde yeni doğana yer bırakırız. Hangi sahteliğin ayağına çelme takmalı. Belini kırmalı. Bir değil, bin dert vurandır başa. Olmayacak duaya amin demek. Getirdi bana dert rüzgarlarını... Ey hayat.. öfkem kusar üstüne, Damarımı çatlattım, günahımı kanımda arama... Dert dediğim, balyozla girişir. Vurdukça, vurduğu yerde izini bırakır. Bir damlacık tebessümü çok görür. Bir de sol yanıma inat, başımı dinlendirmek var ya. Dert rüzgarını kudurtur... Her gun bir baska giriyorum sehrin icine. Her girisimde, beni disari atmaya devam ediyor. Mide bulantisindan. Yaklasma kaybolursun diyor... Son bir çivi çaktım sabrıma. Bu gidişle can verecek kirpiklerimde... Yüreğimin arsız kuşu, Kalbimin en tatlı acısı Günahlarıma dokunma değmesin sana. Düşüncelerim yumak yumak, karmakarışık, Açmak istedikçe dolanan, kördüğüm... Karşıma çıktığında kaygıların önüne geçen ben. Yokluğunda arkasındayım. Karanlığın katran gecesine sarıldım, Üstümü kapladı yorgan misali... Sessiz bir haykırıs olmalı, Sessiz bir çığlık ve hatta sessiz hıçkırık.. Sustuğum gün sen konuşmaya başlayacaksın. Sanma ki sessizlik çekilecek aradan Söylemediğim hiçbir söz, Hiçbir kelime kalmadı. En güzel söz dudağımda tebessüm, En kötü söz dudağımı kanattı... Bekle beni dedim, Bu miskin aklımı, hangi düşünceye verip zaptedeyim. Hep aynı sözleri tekrarlayan ben, Bozuk bir plak gibiyim. Kelimelerim iç kanaması geçiriyor, parçalandım. Rayından çıkmış tren gibiyim. Bir parça kopar yüreğinden, Uzat bana. Onun ile teselli olayım, Ruhum ile kanlı bıçaklıyım, Gönlümü tedbir ile susturayım... Sevda Gencer...

Devamını Oku
Sevda Gencer

Bilir misin kaç geceyi uyanık tuttum yokluğunda, Dinlediğim her türküyü nöbetime bağladım Kaygılı başımı uçurum ağızlarının dolgun dudaklarında bıraktım Gardinyan mı yoksa mahküm mü olduğumu bilmeden sustum.... Okuduğum her kitabın sayfasını seni okurcasına yuttum Sana bakan gözlerimi bir doğa manzarasında kaybettim Matematik notumu düşüren aşkının başucunda diz çöktüm Yokluğuna düşen kalbime rahatlatıcı sözler arayarak sustum... Süslü sözler biriktir aşka dair, toplasın kalemimin mürekkebi Sahte de olsa kandırayım şiirlerimi yalan rüzgarınla. Ağzı, yüreği, bütün boşlukları dolsun oksijenle Bıraktığım ayak izlerime gel diyen ses tonuna, düşerek sustum.. Seni işaret eden her notanın üstünde, şiddetli nöbetler ektim, Bir günaha saplanmış çehreni, zamanın kıyısında bıraktım Bir martının kanatları altında sonsuzluğa uğurladım Vicdanımı işleyip çerçeveledim, duvarıma asarak sustum... Sevda Gencer...

Devamını Oku
Sevda Gencer

Her şiirimin çığlığı, kendi içinde gizli. Virgüller, noktalar zor zapdediyor. Bıraksam vuracak, iki kaşımın ortasından, Bıraksam bir ok saplayacak, Yeter, dediğim sol yanıma.... Ben değil miydim Bir nefesinde, yüreğimi aşka demlendiren.... Umutlarımın üstüne hep böyle, yasaklar mı hükmedecek Aşk! Ellerimde tuttuğum Yolu sana çıkan yol haritasıydı Parçalamaya kıyacak, elim yok... Umutlarımın çıglığı Uykusuz geçirdiğim, her gecenin inadında Ağırlık tanımayan göz kapaklarımda... Bir damla gözyaşım, Kararmış göz altı çukurumda, Kurumayı, silinmeyi, Bir başka gözyaşı damlasının, Gelip itmesini beklemesi gibi. Umutlarımın çığlığını dinliyor... Umutlarımın çığlığı Güzellikten yoksun kalmış, Koskoca bir şehrin içinde, kaybolmak gibi. Küçük, masum bir çocuğun, Yoksul dilinde bir ses aramak, Hayatın karmaşalığı içinde Yoksun yüreğini, yanlıştan alıp doğruya, Sürüklemeye çalışmak gibi... Yüreğim, Dolup dolup boşalttığım, Bir ceset torbası gibi. Yalansın dünya, yarınlara sağırsın, Yeşertip kurutansın Şiddet durağında, can çekiştirip Umutlarıma çığlık attıransın... Durulmaz bu çıglıklar Varsın umutlarım çıglık atsın, göğüs kafesimde Dinler, dinler geçerim... Sevda Gencer...

Devamını Oku
Sevda Gencer

kronik bir korkusun içimde üsüdükçe çoğalır hayali gözlerin kendimi alıp yanına koysam tekrarlarla geçen hayatın içinde sahnende ölürüm... Sevda Gencer...

Devamını Oku
Sevda Gencer

Hayatın anlamı senin gözlerinde, çoşkuyla çırpınan yüreğinde. Sözlerim çarpıyor, sana dair şiire. Dilinden dökülecek tek bir heceye, Kulağım nöbette... Doğduğun gün, Deniz dedim adına. Deniz dalgalı, deniz hırçın, Deniz parçalar kendisini kayalarda, Seni bir iç dünyandan çıkartabilsem, Sessizliğini parçalamak boynumun borcu, denizlerin vurduğu kayalara. Kahroluyorum... Duygularını içine saklarsın, kendini ifade edemezsin. Bazen ağlar, bazen gülersin, Konuşabilsen kimbilir ne sözlerle içini boşaltırsın Ben senin sessiz dünyanda Konuşmayan dilinim, Varlığınla beni ayakta tutan oğlum, Sessizliğinle, içimi mum misali eritensin Sen benim can damarım, Bana verilen çok özel hediyesin... Yüzüne baktıkça içim eriyor, Kaygılarım, endişelerim uykularımı delik deşik ediyor. Bedenim ayakta, ruhum sessizliğinde, komada. Öyle çok özledim ki, anne diye seslenmeni, Ruhuma derman, senin dilinde... Umutlar vardır küçüğüm, bitmez tükenmez. Sabrıma kazma, kürek işlemez, Ben senin sessizliğinde kaybettim kendimi, Bir ses ver, tek bir hece, Tek bir kelime gönder, kalbime.. Varsın, kalbimin çarpıntısı dursun, atmasın, Anne diyen dilinde... Sevda Gencer...

Devamını Oku
Sevda Gencer

Bir yanım senden yana Diğer yanım, yakarışlarımı yakıyor geceye. Suskunluk bulaşmış dilime, Çengeli ağır. Eziliyor sözcükler kalemimin ucunda... Firçasız yarım bırakılmış bir resmin Donuk, yetim kalmış renkleri gibiyim. Ağlamaya tövbekar gözlerimin esareti Tıkanmış göğüs kafesimde... Gözlerimin kanatları kırılmış, dargın uykuya, Nefessiz kalmış özlemler, kalp atışlarımda. Bittikçe yanan sigaramın kurumu, Sıvazlıyor ciğerlerimin sırtını... Kader, sosyal bir sinek gibi kan emici, Sırlarımı döktüğüm aynalarımı parçaladı. Geçmişten gelen, salyangoz kabuslar, Düşlerime kabuk bağlar... Zamansız çakışan yolların takipçisi, Bir çift göz değil mi. Klavuzu yitik yollar. Yokluğa ağıt yakar. Bir beden değil mi, kaç karışlık toprak ister... Kelime-i şahadet getir diyen uçurum kenarı, Ölümün kıyısında, günahlarımın son demlenişinde Gittikçe yaklaşan Azrail, Üç kuruşluk varlığımı titretiyor. Iç yangını hüzünlerimi topluyor tabuta. Tenimdeki tuz ağıtlarım akıp gidiyor. Son bir çığlık.. Dudaklarımda hazır bekliyor... Kanayan derdime dokunan, yokluğun nerede. Düşlerime bıraktığın güvercinler gibi. Ölüm yanıbaşımda nefesimi sayıyor. Sarıp sarmaladı dört bir yanımı. Kafamı kaşındıran, bir tek düşünce bırakmadı, Sen kaldın. Bir tek sen kaldın, Son bir nefes Adı çığlık... Sevda Gencer...

Devamını Oku