Hani, bir akşamüstü Boğaziçi’nde,
oturmuştuk ya,serin taşlar üstünde,
hava ılık, yağmur vardı,hafif de
sen her zamanki gibi ürkektin,
gizlice tutmak istedim, elini çektin,
bir ara göz göze geldik,ben bittim..
gözlerin buğulandı,yüreğim yandı.
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman