Sevmek,
ama karşılıksız…
Beklemek,
süresini bilmeden…
Garantisiz yürümek,
yarin yollarına.
Vuslat ümidiyle ama
emin olmadan yanmak hasret ateşiyle.
Beklentisiz bir rıza ile
acısına fit olmak;
yalnız gecelerin sessiz sohbetlerinde
gizlice ağlamaya, gözyaşlarına boğulup,
pişman olmamaya.
Kavuşmaya dair ümidini korurken,
ve özü özüne endişelere savrulurken,
özenti cümlelerden kaçınıp içinden geldiğince
bağıra bağıra itiraf edebilmek sevdanı…
Sabahların alaca karanlığındaki
serin bahçelerde sahnelenen gölge oyunlarında
başrol oyunculuğunu yaparken
aynı zamanda seyircisi olmak bu tiyatronun …
Ve tüm saçmalığına rağmen;
asla utanmadan ve bilakis
mağrur bir eda ile keyfini çıkarmak,
sırf seviyor olmanın ayrıcalığı ile cesaretlenerek,
Göğsünü gere gere
tepelerin ardındaki
meçhullere yürürken
yalnız sana ait,
sana özgü olduğunu sandığın kıvancın….
Kayıt Tarihi : 9.11.2005 01:25:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Alper Torun](https://www.antoloji.com/i/siir/2005/11/09/sevda-coskusu.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!