Has çocuktu Talat, bahanelerin marabası
Servi boylu, saçları kömür karası
Çayır çimene bulanmış yeşil gözleri vardı
Bir de zamanın fiyakalı arabası
Gelir geçerdi de boşa geçmezdi hiç
Bir bakışa sığdırdığı tonlarca sözü
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim