Sessiz Sorular Şiiri - Ferhat Parlak

Sevgi, yalnızca bir dokunuşla mı yaşar?
Bir el değmeden, yürek yüreğe varamaz mı?
Bir bakış, bir nefes, bir düş yetmez mi?
Gerçeklik dediğimiz, yalnızca gözle görülen mi?
"Oysa gözler kapandığında bir dünya başlar,
Ve belki de gerçek, orada fısıldar."

Ayrılık, yalnızca yollarla mı yazılır?
Bir ömür aynı çatı altında,
Yabancı gibi bakmak ayrılık değil midir?
Sessizlik, sadece boşluğun sesi mi?
Oysa suskun bir yürek,
Koca bir fırtınayı taşır da kimse bilmez.

Hüzün, yalnızca gözyaşında mı saklanır?
Bir tebessümün ardına kaç yara gizlenmiştir, kim bilir?
Zafer dediğin, hep kazananın mı adıdır?
Oysa kaybeden de, kaybolan da
Kendi içinde bir dağ kadar yüce olamaz mı?

Özgürlük, yalnızca zincirlerin kırıldığı yerde mi başlar?
Ya kafes içinde uçuşan düşlerin kanat sesi?
Hayat, yalnızca doğup büyümekten mi ibarettir?
Bir an, bir nefes, bir ömürden daha derin yazılmaz mı?
Bir bakış, ölümsüz bir anıya dönüşmez mi?

Ve ölüm, yalnızca bir son mudur gerçekten?
Her veda, başka bir başlangıcın sessiz habercisi değil mi?
Bazen susar cevaplar,
Ve sorular yankılanır ruhun koridorlarında.
Belki de en büyük gerçek,
Hiç bilmediğimizdir.