Ezanlar okunurken, her alacakaranlığın peşinden
Fecrin sabahıyla başlar, her güne, her bir yaşam
Ayrılırken kimi evladından, kimi sevdiği eşinden
Noktasını koyar ölüm, sessiz şehirde her akşam
Böcekler uyanır, karıncalar yuva yapar toprakta
Kuşlar şenlenir, tırtıllar sallanır yeşillenen yaprakta
Ağaçlarla süslenir doğa, yağmurla başka kokmakta
Kokusuyla mest olunur, sessiz şehirde her akşam
Her gün canlar gelir, yolu düşer bu sessiz şehre
Dudaklar damla olur dualara, kalpten akan nehre
Nehir başka akar, yürek başka, özsuyu sızar zehre
Zehirler yutulur toprağında, sessiz şehirde her akşam
Bir hayat biterken sessiz şehirde, ikinci bir diriliş başlar
Şahittir tüm bunlara, her mezardaki yazılı sayısız taşlar
Her birinin evveli olmayan, ahiri kayıp kefenli naaşlar
Bağrına basılır toprağında, sessiz şehirde her akşam
Bir ses yükselir, gaybdan mı bilinmez; orası belli değil
Yankılanır sessiz şehir, omuz şahitlerine saygıyla eğil
Eğilmeyen canlarda var ölüme, gösterilmezken meyil
Meyli olmayanlara kapı açılır, sessiz şehirde her akşam
30 12 2015
Kayıt Tarihi : 18.4.2022 02:15:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!