Sensiz geçen her günü aylar gibi sayarak,
Aşkına varmak için döktüm nice dilleri.
Yürekteki bu sevda Allah’tandır diyerek,
Mecnun gibi dolaştım, bilmediğim illeri.
Gönül yaralarını en derinden duyarak,
Hasret dolu yaşadım, uzun, zorlu yılları.
Şarkıların hüznünde gözümden yaş akarken,
Sensiz gezdiğim yerler bana yaban geliyor.
Umutsuz çırpınışım için için yakarken,
Aşkına muhtaç kalbim açmazlarda kalıyor.
Bir kez daha şehrine umut dolu bakarken,
Cefakâr ayaklarım sokağına dalıyor.
Gönül sesime uyup sana geldim ıraktan,
Saatler öncesinden durup yerimi aldım.
Sonunda karşımdasın ama biraz uzaktan,
Buğulanmış gözlerle cemalin seyre daldım.
Çok geçmeden ayrıldın beklediğin duraktan,
Kanayan yüreğimle, biçare mahzun kaldım.
Küçük bir çocuk gibi yüreğim korkularda,
Saklandığım kovukta titreyip durdum o gün.
Aşkına hasret ruhum tarifsiz duygularda,
Dondurucu soğukta titreyip durdum o gün.
Yorgun düşen azalar isteksiz uykularda,
Ciğerlerim körükte titreyip durdum o gün.
Bir an coşku içinde sarılıp ellerine,
Gönül kapılarını, açıp, dalmak istedim.
Şevk içinde kolumu dolayıp bellerine,
Özlediğim kokundan biraz çalmak istedim.
Parmaklarımı sarıp saçının tellerine,
Al renkli leblerinden buse almak istedim.
Şehrin sokaklarında sensiz bir beden kaldı.
Karşımda loş meyhane gönül meylere aktı.
Doldur be meyhaneci şehrin aşkımı çaldı.
Saz ağlar ben ağlarım, mızrap ciğerim yaktı.
Ayrılık anı yok mu? Aklımı baştan aldı.
Yaşla dolan gözlerim son kez şehrine baktı.
Sessiz geldim şehrine sessizce çıkıp gittim.
Yorgun duygularımla, yoluma akıp gittim.
Mehmet Macit
30.12.2012
Samsun
Anıların içinden…
Kayıt Tarihi : 8.5.2013 22:33:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!