Sessiz di Hep Çığlıklarım -1- Şiiri - Yo ...

Nursen Ateş
341

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Ortadan ayrılıp, iki taraftan örülmüş saçları dizlerine değiyordu yürüdükçe.. Karpuz kollu elbisesi kırmızıydı.... Odanın ortasında durmuş öylece bakıyordu etrafına… Korku dolmuştu, o yemyeşil çocuk gözlerine. Bilemediği bir şeyler oluyordu birkaç günden beri… Ama bu sabah daha başkaydı annesinin telaşı. Bir süredir devam eden hazırlıklar sona ermiş, içine giysiler, çamaşır, gecelik, havlu ve terlik yerleştirilen küçük valiz, kapının yanına konmuştu...
Bir şeyler oluyordu. Bütün tanıdıkları, ellerinde oyuncaklar, çikolatalarla gelip, öpmüşlerdi yanaklarından… 'Orada oynarsın bunlarla 'demişlerdi.. Neresiydi orası...Hiç kimse bir şey söylemiyordu ki..
Sonunda annesi 'hadi' dedi... 'gidiyoruz'... Anneannesine değildi bu gidiş Belliydi. Komşu Sadiye teyzeye hiç değil. Düşündü. Çıkamadı işin içinden. Bilemedi.. Küçücük yüreği acıdı. Korkuları daha da büyüdü. Kış ortasındaymış gibi üşüdü içi. Eğilmiş bilekten bağlı ayakkabılarını giydiren annesine baktı. Dudakları kıpırdadı,soramadı.. Kelimeler çıkmadı küçücük dudaklarının arasından. Takıldı kaldı boğazına.
Sımsıkı tuttu ellerinden annesinin. Önce otobüse bindiler. Bir süredir öksürüyordu. Daha öncede doktora gitmişlerdi aynı otobüse binip. Biraz rahatladı. Ama fazla sürmedi bu rahatlık. Şimdi de iskeleye doğru gidiyorlardı.. Sonra bir vapur yanaştı. İnsanlar indiler.Kocaman insanlar. Kalabalık insanlar. Onlardan boşalan yerlere oturdular içeriye girip...
Ve ardında simsiyah bir duman bırakarak ayrıldı vapur iskeleden. Geride kaldı bildiği her yer, her şey. Bembeyaz kuşlar, kanat çırpıyorlardı etrafta, sanki canları acıyormuş gibi bağırarak …' Martılar 'dedi annesi...,,Daha da ürktü. Çığlıklarını duymamak için küçücük elleri ile kapadı kulaklarını. Evdeki saka kuşları böyle bağırmıyordu hiç. Şarkı söyler gibiydi onların sesi... Bazen de ninni..Martılara' gidin 'demek istedi. 'gidin,dolaşmayın etrafımda' .... Bir şeyleri koparıyordu sanki martılar, lokma lokma eksiliyordu bedeni durmadan. Küçülüyordu gitgide. İyice kapandı içine.
Bir süre sonra 'geldik' dedi annesi. Bembeyaz köpükler sarmıştı vapurun etrafını. Yavaşça yanaştı iskeleye. Şaşkın bakındı etrafına. Üsküdar yazısını okudu bir tabelada. Neden sonra bitti yollar, yürüyerek. Kocaman bir kapının önündeydiler şimdi. Üzerinde “Validebağ Prevantoryumu” yazan kocaman bir kapı. Bir bahçeye girdiler. Uçsuz bucaksız bir bahçe. koşuşan çocuklar vardı içinde. Gülen çocuklar, bir ağcın dibine oturmuş, içini çeke çeke ağlayan çocuklar. Annesinin arkasına saklandı, kimseler görmesin diye. Ama beyaz önlüklü, saçlarında tokayla tutturulmuş kep olan bir abla, uzandı tuttu ellerinden...'Hoş geldiniz',dedi... Bir odaya aldı onları. Beyaz bir odaydı. Annesi çantasından bir kaç kağıt çıkardı.Masanın başında oturan adam okudu kağıtları, imzaladı. Mührün kağıda değdiği anda çıkardığı ses yankılandı duvarlarda. Büyüdü, büyüdü, büyüdü... Sebebini hala anlamakta zorlandığı korkularına karıştı. Daha bir sıkı tuttu annesinin ellerini. Sonra bir başka oda. Bir tane daha. Bir başka kapı açıldı. Bir sürü masa gördü içerde. Her masanın etrafında çocuklar oturmuş, yemek yiyorlardı. Beyaz elbiseli abla 'hadi 'dedi...'gel, sende arkadaşlarına katıl,'.
Döndü baktı. Annesi' git ' dedi' git, sen de yemeğini ye'. Benim biraz işim var, bitirip geleceğim.'. Anneler yalan söylemezdi ama yine de korkuyordu. Hem de çok korkuyordu. 'Hayır, istemiyorum 'diye bağırdı. 'Aç değilim, beni de götür, bırakma burada'.

Tamamını Oku
  • Halenur Kor
    Halenur Kor 22.04.2008 - 11:04

    Harikulâde bir anlatım... İçli bir kız çocuğunun hayatından bir parça... Hikâyecilik yününüz çok kuvvetli sevgili Nurten Hanım... DFuguları o kadar hissederek vermişsiniz ki... Devamını da okuyacağım. Bence bu yöne eğilin. Kutlarım. Tam puan...Sevgilerimle...Halenur Kor

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta