Sessiz Çığlık Şiiri - Tahmine Yıldırım

Tahmine Yıldırım
170

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Sessiz Çığlık

Endamın kafalar çevirtir
bakışın insanın içini eritir
yüreğin yürekleri çarptırır
izin verme girmesin içine
o sessiz çığlık

Sen anlamadan o seni yönlendiriyor
bazan seni çok uzaklara götürüyor
viran ve perişan geri getiriyor
izin verme girmesin içine
o sessiz çığlık
Korkuyorum ya seni alırsa benden
bende vaz geçerim o zaman bu beden den
kurtarabilsem keşke seni o illet gurbet elden
izin verme girmesin içine
o sessiz çığlık
Kalbin üç parçaya ayrılmış
onlarda hayatını sana adamış
uzaklar da da olsak gönüller hep bir olurmuş
izin verme girmesin içine
o sessiz çığlık......(Hamido) ya hitaben

NİSAN 2006

Tahmine Yıldırım
Kayıt Tarihi : 26.4.2006 13:44:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Mazlum Zengin
    Mazlum Zengin



    Güzel bir çalışma, Güzel bir emek
    şiir mesaj dolu ince bir isyan var gibi
    yüreğine sağlık diyorum
    Şiirin başlığı beni kendine çekti ama güzel bir şiir olduğunu gördüm
    Aynı isimde olan şiirimi yorum olarak kabul edin lütfen,




    Sessiz çığlık


    Bir çığlık duyuyorum
    Üç günlük mesafeden
    O çığlık ki,
    Kulakları sağır eden sessiz bir çığlık
    Bir evin enkazından geliyor derinden
    Daha yedi yaşında
    Bir kolu kopmuş kökünden.

    Bir çocuk görüyorum
    Gözleri bağlı yerde
    İp takılmış incecik boynuna
    Yerlerde sürüklenen
    Cılız, sıska vücuduyla,
    Barbarlara, vahşilere var gücüyle direnen.

    Bir anne görüyorum
    Göz pınarları kurumuş ağlamaktan
    Kucağında ağlayan bebesi,
    Ve bir elini havaya kaldırıp Allah’a yalvaran
    Evinin kapısından, penceresinden
    Alevler çıkan, yerle bir edilen.

    Bir kız görüyorum on altısında
    Adı Ayşe veya Emine ne fark eder
    Alçakların, şerefsizlerin sofrasında
    Çatmışlar
    Çatmışlar kapkara tüfeklerini döşünde
    Saf ve temiz yürekleri kirletilen.

    Bir çığlık duyuyorum derinden
    Semada, kocaman kuşlar demirden
    Demokrasi yağdırıyorlar
    Kurmuşlar, kara ateş makinelerini
    Üzerilerine yağdırıyorlar yağmur gibi
    Asırlardır Ezân okunan minareden

    Bir pir-i fani görüyorum
    Hurma ağacına yaslanmış
    Ak sakallı, yüzü iki eli arasında
    İki göğsü morarmış vurmaktan
    Gözleri bir ateş denizi ama,
    Yaşlar süzülüyor ak sakalının tellerinden.

    Çocuklar görüyorum, çiçekler
    Oyunlar oynuyorlar şarapnel parçalarıyla
    Koşturuyorlar, gri bir toz bulutu olmuş,
    Ateş arabaları arasında
    Toprak basmışlar kanayan yaralarına
    Pır pır atan bir serçe yüreğinden.

    Bir ülke görüyorum
    Bedensiz başsız, gözleri yaşsız
    Yanı başındaki çığlıkları duymayan
    Kulaklar sağır, gözler görmez
    Duygusuz ve vurdumduymaz
    Ortaklar suçlulara,kan damlar ellerinden.

    Bir ordu görüyorum kocaman
    Bir şairler ordusu
    Semalarında Ay Yıldızlı bayrağı dalgalanan
    Ellerinde yürekli kalemleri
    Gözleri açık kulakları çığlıklarda
    Ve korkusuz, ve yiğit, ve çekinmeyen.

    04.03.2006

    Mazlum Zengin



    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Tahmine Yıldırım