Sesler ve Küller Şiiri - Behçet Aysan

Behçet Aysan
60

ŞİİR


134

TAKİPÇİ

Sesler ve Küller

Sesler ve küller



orada duruyorsun, fırtınalar tanığımdır
terkedilmiş
beyaz ve nazlı,

yorgun bir hallacın
attığı
yünler
gibi
dokunaklı.

git diyorlar gidiyorsun
kal diyorlar

ne bir ses
ne bir şarkı.

ey saçlarına ak kuşlar üşüştüren
yüzünü peçesine saklamış

ayın altında
çam dalına asılan

gümüş
gölgesi

göle düşmüş.

kendine bıçaklar bileyen
devrilmiş
kağnı
gibi
yolda kalmış
sevgilim.

altın benekli
fundalıklarda

pusuya düşürülen

geceleyin gözleri bağlı
götürülen
karaca.

inilmedik ne bir deniz
çıkılmadık ne bir dağ

uğranmadık han
bırakmayan

yaralı koşma

sevdalı
im

halkım, sevgilim.

saz yok
mızrap yok

hep konmuş
hem göçebe

hem balık hem kuş
hem ingin hem yokuş

yanık otlar gibi
kavrulmuş

esmer ve yoksul.

iner şafağın alacasında
karıncalar ordusu
şehre
kenar
mahallelerden
yürüyerek
ve trenlerle.

su satan çocuklarıyla
kapılarında vagonların

çamaşırcı
kadınlarıyla
iner
şehre
sincan'dan
iner mamak'tan

battal gazi
destanı ve
kan kalesi

ve kılıcıyla alinin

mızraklı ilmihalle.

yok başka bir cehennem
yaşıyorsun işte

ellerine
bulaşmış

kara incirin sütü
ve kardeşinin

kanı

habil ile kabilin.

yaşıyorsun
sarışın

onurlu ve aşık

karasevdalar
içinde
aydınlık.

yok senin kayan bir yıldızın

puslu
ssekendizin

çolpanın
görünmüyor.

bu gökyüzü

sana
bana dar

telliturnam uçamaz
gelinkuşum konamaz.

tel örgüyle
çevrilmiş

onlara
mavi ve alabildiğine
geniş.

hasretin çırağı
gurbetin

kalfası

ve aydınlıkların
ustasısın

sönünce
mum
sönünce
çarağı

karanlıklara
çarpan

pervanem.
halkım
sevgilim

yanar
güneşte etin kehribar

bir üzüm
çıngılı
gibi.

çıkrık iner
çıkar

çıkrık

varılmaz

dibi görülmedik
korkuyum.

süngerdedir
vurgun yemiş

tütün
düzer
inci
gibi.

karabükte
duman olur

savrulur

gıslavette işçi.

yıllar yılı

bilirim

döne döne
yıllar yılı

aynı
kitabı okur

adı acılarbilgisi

adı acılarbilgisi

acılarbilgisi.

Behçet Aysan

Behçet Aysan
Kayıt Tarihi : 15.11.2002 11:35:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Deniz Saraç
    Deniz Saraç

    sesler ve küller dedi şair..denizler ve dağlar..sen ve ben dedi.. kadınların güzel(!),erkeklerin yakışıklı(!),çocukların gürbüz(!),tarlaların bereketli(!),suların gümrah gümrah(!) güzel dünya..

    sormayacağım sevgili Allahıma..bu kadar güzelse herşey,cennete ne gerek vardı..

    neden böyle düşünDÜRTTÜN beni şiir..zaten sürülmüşüz her yerden.. ebeden ve daima..

    Cevap Yaz
  • Hazan Türkoğlu
    Hazan Türkoğlu

    Muhatabına...
    Şaire 'behçet' diyecek kadar densiz birisi şairin avukatlığına soyunmuş.Burada şairi değil şiiri konuşuyoruz diye baştan belirttim.Sizleri derken kimi kastediyorsun anlamadım ama onları senin zihniyetin yaktı .Yazık ettiniz o insanlara Şiiri bile siz- biz kavgasına çevirip insanları provake edebiliyorsunuz,bölebiliyorsunuz ya...Şiirden bir şey anlayamıyorsa insan,'biz';anlarmış gibi yaparsa 'siz' oluyor öyle mi?

    Cevap Yaz
  • Hazan Türkoğlu
    Hazan Türkoğlu

    Şaire Allahtan rahmet diliyorum öncelikle...Buraya yazacaklarım şair ile değil,şiir ile ilgili.
    Şiiri yukardan aşağı okumak sıkıyor insanı.Yanyana yazılırsa ne anlaşılacak diye merak ettim.Yine sıkıcı,yine hiç bir şey anlatmıyor gibi geldi bana...Harika şiir,usta şair gibi kelimeleri popülerlik korkusu ile yapmadan lütfen kim gerçekten bu şiirden ne anlamış ise buraya yazsın Allah aşkına...Yoksa kendimden şüphelenmeye başlıyacağım...Sizlere kolaylık olsun diye yanyana getirdim şiiri de ...Bence buraya asılmayı haketmemiş bir şiir...Elbette bu benim görüşüm.Beğenenlere de saygı duyarım...
    *********************
    Sesler ve küller
    orada duruyorsun, fırtınalar tanığımdır terkedilmiş beyaz ve nazlı, yorgun bir hallacın attığı yünler gibi dokunaklı. git diyorlar gidiyorsun kal diyorlar ne bir ses ne bir şarkı. ey saçlarına ak kuşlar üşüştüren yüzünü peçesine saklamış ayın altında çam dalına asılan gümüş gölgesi göle düşmüş. kendine bıçaklar bileyen devrilmiş kağnı gibi
    yolda kalmış sevgilim. altın benekli fundalıklarda pusuya düşürülen geceleyin gözleri bağlı götürülen karaca. inilmedik ne bir deniz çıkılmadık ne bir dağ uğranmadık han bırakmayan yaralı koşma sevdalı im halkım, sevgilim. saz yok mızrap yok hep konmuş hem göçebe hem balık hem kuş hem ingin hem yokuş yanık otlar gibi kavrulmuş esmer ve yoksul. iner şafağın alacasında karıncalar ordusu şehre kenar mahallelerden yürüyerek ve trenlerle. su satan çocuklarıyla kapılarında vagonların çamaşırcı kadınlarıyla iner şehre sincan'dan iner mamak'tan battal gazi destanı ve kan kalesi ve kılıcıyla alinin mızraklı ilmihalle. yok başka bir cehennem yaşıyorsun işte ellerine bulaşmış kara incirin sütü ve kardeşinin kanı habil ile kabilin. yaşıyorsun sarışın onurlu ve aşık karasevdalar içinde aydınlık. yok senin kayan bir yıldızın puslu ssekendizin çolpanın görünmüyor. bu gökyüzü sana bana dar telliturnam uçamaz gelinkuşum konamaz. tel örgüyle çevrilmiş onlara mavi ve alabildiğine geniş. hasretin çırağı gurbetin kalfası ve aydınlıkların ustasısın sönünce mum sönünce çarağı karanlıklara çarpan pervanem. halkım sevgilim yanar güneşte etin kehribar bir üzüm çıngılı gibi. çıkrık iner çıkar çıkrık varılmaz dibigörülmedik korkuyum. süngerdedir vurgun yemiş tütün düzer inci gibi. karabükte duman olur savrulur gıslavette işçi. yıllar yılı bilirim döne döne yıllar yılı aynı kitabı okur adı acılarbilgisi adı acılarbilgisi acılarbilgisi.

    Cevap Yaz
  • Fatma Gökçen
    Fatma Gökçen

    'Sivas'da kaldığı otelde çıkan bir yangında hayatını kaybetti(mi?öylemi?)Tamam bazıları hiç ölmez yinede kısacık hayatını içeren bu bilgiyi aydınlatmanızı rica ediyorum.Pervaneler öleeceğini bile bile ateşe koşarlar,aydınlatmak adına...

    Cevap Yaz
  • Ömer Taşoğlu
    Ömer Taşoğlu

    behçet aysan, madımakta o da vardı.........

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (17)

Behçet Aysan