Seslendirilmiş şiirler = Yıl 2051 Şiiri ...

Arayışınızı, sorgulayışınızı kutlarım.

Bu güzel ülkemin insanları,Türkmenleriyle,Ermenleriyle,Alevileriyle yıllarca Osmanlı hanedani tarafından ezildiler,aç bırakıldılar yoksul kaldılar.osmanlı hanadanı har vurdu harman savurdu,Fatih dönemi var Baltacı Mehmet paşa dönemi
hele hele Yavuz’un dönemi o dönemde başıbozuk osmanlı askeri Yavuzun emirlerin üzerine Tokat ilinde başlayip ,Mal-
atiya iline kadar uzanan kıyımıyla öldürülen sayısı 40,50 bin varan çouk çocukların katliyami unutulmaz,Yavuz sultan Selim halifeliği, Abbasiler'den kılıç zoruyla aldıktan sonra Sünnilik tutucu bir niteliğe bürünmüş ve artık toplumsal geliş
meye ayak uyduramaz hale gelmiş.Anadolu'da Türklerin anlayamadığı Arap ve Acem dili yaygınlaşmayabaşlamıştı. Işte Anadolu'da yaygın olan Alevilik, Sünniliği bir baskı aracına dönüşmüştü,bu baskıda SÜNNİ ŞAFİİ KÜRTLER beylikleri kendi himayesi altındaki askerlerle Osmanlı mezalimina destekler vererek bu türden katliyamlara ortak olurken kendi ırkında olan alevi Kürtlere baskıları yoğnlaştırdı kele başına para aldılar,zengin oldular Kürt miri İdrisi Bitlisi bunlarda bir
dir.
. Aleviler aynı zamanda Doğu sınırındaki Türk devletini destekliyorlardı ki;Osmanlı devleti bu nedenlerden Ötürü Anadolu Alevilerine baskı uyguluyordu.Yavuz Sultan Selim, şah ısmail üzerine sefere çıkarken; ordunun kendissine karşı
çıkabilecek bir güç olsun istemiyordu. Savaş başladığında Alevilerin şah ısmail'den yana tavır alma olasılığı pek yüksekti. Ve Yavuz Sultan Selam 40 bin Aleviyi kılıçtan geçirdi. Kendini haklı çıkarmak için Alevilerin kadınları orta taklaş kuland kıklarını, Kuran'ı, camileriyaktıkları şeklinde iddialarda bulundu ve bunun üzerine fetvalar yazdı.evet işte bu YavuzSultan Selim'in Alevi kırımı yapabilmek için yazdırdığı fetvalardanbirisiMüftü Hamza'ya ait olanıdır; 'Ey Müslümanlar, bilin ve haberdar olun ki,reisler; Erdebil oğlu ısmail olan Kızılbaş topluluğu, Peygamberimizin şeriatını,sünnetini, ıslam dinini,iyi iyiyi ve doğruyu açıklayan Kuran'ı küçükgördüler. (...) Onlara sempati gösteren, batıl dinlerini kabul eden veya yardımcı olanlar da kafir ve dinsizdirler. Bu gibi kimselerin topluluğunu dağıtmak bütün Müslümanların görevidir. Bu arada bu ara
Müslümanlar'dan ölen kutsalşehitlerin yeri yüce cennettir. O kafirlerden ölen ise, hakir olup onlar cehennemin dibinde yer tutacaklardır. (...) Bu türlü topluluk hem kafir veimansız hem de kötülük yapan kimselerdir. Bu iki sebepten öldürülmesi vaciptir öldürülmesi vaciptir.'(Bugün ki Türkiye cumrühiyetinde hâlen bu zihnniyette devamı var “Ya sev Ya terk et yada baze köle olun”diyen iyen partı liderleri,.asker,tarikatçi yada gerici aydınlar gibi )Dönemin büyük fıkıh ve hadis bilgini olarak tanınan Müftü Hamza 1521 yılındaölmüştür. Tarihte yalnız böyle yüz karası bir fetvayla değil, rüşvet almak gibi
bir suçla da anılır.bu şahıs Kuran üzerine yemin etmesine rağmen 50 bin akçekarşılığında Semendire Valisi Yusuf Bali'
nin yolsuzluklarını vehaksızlıklarını kapatır. Müftü Hamza'nın rüşvet aldığını öğrenen YavuzSultan Selim onu sıkıştırıp canının bağışlanması karşılığında bu fetvayı verdirir….

(Müslümanlar
Özgürlük için yola çıktı
Bütün insanlığın
Umudu olarak yürüyorlar

Kullura hayır dediler
Kullara kulluğu hayır

Sadece Allah var
Allah’tan başka ilah yok dediler

İnsanı tanrı yapan
Bilimi tanrı yapan
İnsanları yok eden
Soyan çalan çırpanlar
Hesap verecekler
Mehmet Çoban)
……. Senelerdir ,yılardır müsülmanlar içinde yaşanan iç çekişmeler, birbirlerine yaptıkları art niyetlikler,Hariciler,Batiniler Maviyeciler yada Aliciler birbirleriyle savaşırlarken başka dinlere ve mezeplere asla musama göstermemişler örneğin halife-
ler dönemine bakalım müaliflerden biri Hz. Ali’nin dışarı çıktığını gören İbn-i Mülcem, (sahabelerden biri)saklandığı yerden çıkarak, “hüküm Allah’ındır” diyerek, elindeki zehirli kılıçla Hz. Ali’yi ağır yaraladı. Hz. Ali, yere düştüğü zaman: .(Günümüzde Sivasta yaşanan Madımak )“Andolsun Kâbe’nin Rabbine” buyurmuştu. Aynı anda Berk bin Abdullah’ta Şam’da Muaviye’yi yaraladı, fakat Muaviye aldığı bu yaradan ölmeyip sağ kurtuldu. Üçüncü harici ise, Amr bin As’ın yerine yanlışlıkla bir başka kişiyi öldürmüştü. Hz. Ali’yi yaralayan İbni Mülcem, kısa zamanda yakalanıp getirilmişti. Hz. Ali, karşısına getirilen İbn-i Mülcem’e, “Ey Allah’ın düşmanı! Ben sana iyilik etmedim mi?” dedi. Mülcem: “Evet, iyilik ettin” dedi. Hz. Ali: “Peki, bu yaptığın soysuzluk nedir?”o da “Ben bu kılıcı, kırk gün zehirle biledim, Allah’tan, bu kılıçla halkın en kötüsünü öldürmesini istedim” diye cevap verdi. ,camilerde bu şahısa hâlen dualar okunuyor.Hz ömeri,Hz osmanı kimler
öldürdü ?sözde müsülmanlar yani bügünkü munafıklar değilmidir?bunları ta kendisi,yani o zamanki katillerin mantığı bu günde var bunlar Ulu ATATÜRKÜN bırakmış olduğu enazında kendilerinde biraz daha demokrat cumhüriyet rejmini Türk
çülük ideolojisiyle harmanlayip şeriyat özlemini çeken ABD uşkları değilermi.sosyalizme karşı çıkıp bu bahneyle Menderesler ,Demireller,Çiller ve bügün Erdoğan bu ülkeyi kanıylecaniyle kurtaran Kürt ve Türk ecdadlarinin mirasini
parça parça satmadılarmı ..Türkiyede genelevleri açan kadınları sermaye olarak satan ve köle eden bu mantığı savunanlar
özgürlüklerde dem vururlarken ,hak hukuk bilmezler Hitelerin,Sadamların ,maviyelerin yolunda gidiyorlar.Bir erkeğe 4 ka
dıni meşrü gören bu zihniyet halklar arasında savaş çıkması için çığırtkanlık yaparlar bunlar bazen Hizbullah bazende farklı
isimlerle ortaya çıkarlar.Kimilerin yatı katı var kimileri ABD de köy almış yer almış mevki Kimilerin israilde vilaları var
bunlar halkı aç bırakan yok eden çıkarcı ALLAHIN adi üzerinde politika yapanlar yada mevki şan şohret olmaya çalışanlardır
….

Dünyayı soyanlar
Çalanlar çırpanlar
İnsanlara zulmedenler
Hesap verecekler

Mehmet Çoban
….Dünyayi



Halkımız Küürdüyle,Türküyle yurtsever Ermenileriyle ,Çerkez ,Arap ve Romenleriyle ,Çingeneleriyle hep
Beraberce alanlarda kolkola sömürüye karşı gerici işbirlikçi yerli vatan hainleriyle mücadele içinde oldular….
Türkiye 1960'lardan beri 'kahrolsun emperyalizm', 'kahrolsun emperyalistler ve yerli ortakları' sözleriyle çalkalanıyor; yüzbinlerce insan yaşamlarını her geçen gün daha da dayanılamaz bir hale getiren emperyalistler emperyalistlerle bütünleşmiş yerli tekelci burjuvazi ve onlarla işbirliği halindeki büyük tefeci-bezirgan ve toprak ağalarına karşı mücadeleye ilerliyor binlerce emekçi yurtsever, insanın insanı sömürdüğü bir düzenin sona ermesi için mücadele ettiklerinden hapse atıldı, işkencehanelerden geçirilildi, kurşunlandı.Çoğuda failimehçül edildi
Bütün bu olanlar üç-beş kişinin diğerlerini aldatmasının, 'kafakola almasının' mı sonucudur? Üç-beş profesörü üniversitelerden atmak bu mücadeleyi durdurmak için yeterli midir? Sekiz-on kişiyi 'temizlemek' bu hareketleri durdurabilir mi? Kocaman bir HAYIR. Bu hareket sınıfsal mücadelenin ürünüdür, çeşitli sınıfların yaşam ve ölüm mücadelesinin bir parçasıdır, maddi temelleri vardır. Bu hareketlerin sona ermesinin tek yolu bu maddi temelin, yani sömürünün sona ermesidir. Ölenlerin, hapse atılanların yerini yenileri alır. 'Kahrolsun emperyalistler', 'kahrolsun emperyalistlerin yerli ortakları', 'kahrolsun sömürü düzeni' sloganları sömürü sona erinceye dek fabrikalarda, tarlalarda, okullarda, meydanlarda, hapishanelerde, çınlamadımı?Güvenilen ABD ve işbirlikçi sermaye sahipleri
Hırsızlar,sömürenler Allah adiyla halkı kandıranlardan tabiki yarın yada yarındanda yakın bu halk hesap soracak.
Günümüz Türkiye'sinde emperyalistler, ve emperyalistlerin bütünleştikleri yerli tekelci burjuvazi ve onlarla işbirliği halindeki büyük tefeci-bezirgan ve toprak ağalarının oluşturduğu küçük bir azınlık tüm emekçi sınıf ve tabakaları, yani işçi sınıfını, topraksız ve az topraklı yoksul köylüleri, kırsal alanlardaki küçük üreticileri, kentlerdeki esnaf, zanaatkar ve memurları sömürmektedir. Bu sömürü sürdüğü sürece de bu sınıfların bu azınlığa zengine karşı verdiği mücadele devam vede hızlanacaktır.Bugün sosyalizm düşmanliği yapan gerici işbirlikçi hainler korku ve panik
Içindeler ,korksunlar bu yiğit halktan korksunlar o gün gelecek bu Anadolunun çeşitli Millyetlerden oluşan yiğit halkımız bu geriçi işbirlikçi vatan hainlerinden hesap soracaktır.O zaman bu güzel ülkemiz özgürleşecek.kimse imseyi sömüremiyecek,kimse kimseyi kandıramiyacak alevisiyle ,sünnisiyle Türkü ile Kürdü ile Çingene ve Ermenisiyle tüm halkımız beraberce kardeşçe ve eşit şartlar içinde yaşayacaklar.
Türkiye'miz dışa bağımlı ve kapitalist üretim biçimi egemendir. Diğer üretim biçim ve şekilleri ikincil önemdedir. Sömürücü hakim ittifak için belirleyici güç emperyalistler ve bütünleştikleri yerli tekelci burjuvazidir. Yani Türkiye'de belirleyici sömürü, emperyalistlerin ve bütünleştikleri yerli tekelci burjuvazinin ortaklaşa uyguladığı sömürüdür; (sömürülen obir ülke özgür değildir )bir taraftan emperyalistler (uluslararası tekelci burjuvazi,), diğer taraftan yerli patron-ağa burjuvasi ,şeriyatçi tekelci sermaye bu burjuvalar başta işçi sınıfı olmak üzere tüm emekçi sınıf ve tabakaları sömürmektedir ve bu tabakaların düşmandir özelikle ezilen yoksul köylü ve proleteriyanin. Yani emperyalistlere karşı verilecek mücadele yerli tekelci işbirlikçi burjuvaziye karşı verilecek, mücadeleden, yerli tekelci burjuvaziye karşı verilecek mücadele emperyalistlere karşı verilecek mücadelen ayrılamaz ve aynidir. Bu sömürücü sınıfın bütünleşmesi ve sömürülerini tam bir bütünlük içinde yürütmeleri sonucu, bunlara karşı yürütülecek mücadele de bir bütündür. Yani 'önce emperyalistleri kovmalıyız daha sonra yerli sömürücülerden hesap sormalıyız.Türkiye bağımlı özgür bir ülke olmamasına rağmen bağımsızlığ için verilen bu mücaddele deveam edecek,Dünyayi söyanlar ülkemizi satanlar,bu halkı aç bırakanlar,faşist mantık içinde klikleşen Ergenokon,Konturgerilla,Konturhizbullah,jitem,ağa ,patron işbirlikçin halka karşı,emeğe karşı kurdukları ilegal örgütleridir,Bu tür güçler çelişki içindeler bazende birbirleriyle de hesaplaşırlar.resmi,gayriresmi kurum ve kurumlar birgün bu halktan özür dilyecekler,Hlkı aldatan sermaye ve egemen güçlerin aydınları bu yürekli halkın arasında gezemiyecekler.Ülkemizin özgürlüğü için ABD ve emperiyalizmle işbirlikçi olan bu yerli finolar bir gün bu halklara hesap verecekler ve vermek zorundalar…

Emeğinize sağlık şair

Emeğinize sağlık
Mehmet Çobanoğlu

Harika bir çalışma, anlamı yine mükemmel, can' ı gönülden tebrikler Mehmet hocam. Selam ve Saygılar.- Berkay Kur.

Mükemmel bir kurgu, mükemmel bir şiir...
Sizi yürekten kutlarım üstadım.
Tam Puan + Ant.
Selam ve sevgilerimle....
Nafi Çelik

Hesap gününde herkes ettiğinin karşılığını bulacaktır elbet.Saygılar hocam

Süper...Tebrik ve takdirlerimle..Saygılar..(+)ant..

Böyle bir gelecek hepimizin umudu, inşallah insanlık bunları da görür Mehmet bey. Bu güzel umutların gerçekleşmesi dileği ile güzel şiirinizi tebrik ediyorum.

-usulcacık bi destansılıkla özetlemişsiniz..Yalın-öykünmesiz-özgün...
KUTLARIM..TAM PUANLA ALDIM LİSTEME..

nerm-İNce

Sevgili dostum, can ksrdeşim
O yılları görmeyeceğiz ama; Makale ve şiir, neler yaşayacağımızı gösteriyor. Buna ben de inanıyorum sonuna kadar. Kutlarım ALKIŞLARLA gönülden. Tam puan gönül bahçemden.

Artık 2051
Mahkemeler kuruluyor

Bunu inkârcılar ummayacaklardı
Buna inkârcılar inanmayacaklardı

Ama gün geldi
Mahkemeler kuruluyor
Hesap soruluyor
Adalet yeryüzünde
Tecelli ediyor

Tebessüm kokulu bitimsiz sevgilerimle...
_____________Âlimoğlu___________

Daima ileri bakmalı, arada bir de yaptığımız hataları görmek için, dönüp geri bakmalıyız. Umarım dediğin gibi olur.' İNKARCILAR İSTEMESE DE, ALLAH NURUNU TAMAMLAYACAKTIR.' (KK)