Sessizdin ve sesinin bende bir yankısı yoktu
Tıpkı gözlerin gibi sesinde meçhuldü,
Ben sevgine, sen bana güvenmiyordun
Her an için birimiz terk edecekti ötekini sanki
Arkasında kocaman bir sevda bırakacaktı
Öksüz kalacaktı aşk, yetim kalacaktı özlem
Ve kocaman bir hüzün kalacaktı akla kazılacak
Saklıyordun korkularını ve güvensizliğini…
Seviyordun aslında bendeki sana ait yüreği
Senin korkuların,
Benim sana sunduklarımdı aslında
Yani insanın hayatında bir kez sunacağı şeylerdi
Emin mi değildin yoksa gerçekten istemiyor muydun
Ben bunu hiç bilemedim
Ben sana kapılarımı açıyordum
Sen pencereleri zorluyordun
Ben sana pencereleri acıyordum
Sen ağlayarak uzaklaşıyordun
Kapıları pencereleri açık hücremde
Beni hapsedip kayboluyordun
Ben kapıları açıyordum
Sen….. yoktun..
Adımı değiştirdim sonra
Hücremin duvarlarına kara çaldım
Pencerelere duvar ördüm
Kapı sürgüsünü sürdüm
Ben ağlıyordum…
Duvarda ağlıyordu benle beraber
Kapı ağlıyordu
Pencere ağlıyordu
Ve beni bir tek hücrem anlıyordu
Sustum
Sustum zamana
İçimde söndürdüm güneşi
Gündüzü küstürdüm kendime
Ağlıyordu bana hücrem
Ve anlıyordu kapılar pencereler
Demir sürgülerin ardına atmıştın kendini
Ve ben kendi kozalağımı örüyordum tırtıl misali
Bir kelebek olacaktım
Uçacaktım karattığın hücremden
Baca deliğinden
Ve sana gelecektim
Sen, son kez olduğunu bilmeden
Seni seviyorum diyecektim
Bir kelebeğin ömrüne razıydım
Sen, Avuçlarında öleceğimi bilmeden.
15,07,2004
Aydın KansırayKayıt Tarihi : 20.7.2004 21:49:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!