Sesinde Açtım Radyonun Gözlerimi Sabaha

Yoktu! .. Hesapta kırılgan, gevşek ve argın
Baş ağrısına tevazu, mahir bir günde
Böyle uyandırılmak, aslı suretine ezik bir cuma ertesi
Yine sefil, yine makara, bütün ti'leri geçilmiş içimden.
Bu rezilliğe andıç gölgeler içinde sabahın
Kamçısıdır griye makul, beyaza riya ve güya
Eksilmiş bir gecenin en güzel sesi dolduruyor
Duvarlarda utanç! Yüzümde feryat! Başımda ağrı!
Benim şarkım çalıyor... '' Yıkılmışım Ben''
Yıkılmış...
Yık…
Çal! Üfle! Gırnatası hüzün dağında dövülmüş
Acıya gark! Bin hedere atılmış kement ve elem ufkundan
Her bir delikte, bana çakılı misalsizliğime…
‘’Dertler, derya olsa ne olur! Bende bir sandal! ’’
Doğuştan beri tatil edilmiş bütün mutluluklar
Ruh-u mücerret gibi yası ve her sabah sesinin
İçinde ölüm, ölüm de derya, deryada yüzün! Olsa ne olur!
Ve griyi çalmak, almak raksında nazendenin
Sesinde boğmak tüm aşkları ve yasaklarda sevişmek
Pes’inde boğmak bir kadını majör’ünde nefesin
Tizinde haykırmak aşktı ve aşk, öldü be Hüsnü
Hüznünde ben!
Her sabah nefesine yenik ve güne düşman
Sesinde açtım radyonun gözlerimi sabaha.