Küçücük adam
Büyücek dünya
Fena şeyler
Fena şeyler deyip
Bırakmazlardı
Kendini haline bırakmazlardı
Yaralarını yaladı
Durumunu, vaziyetle taradı
Sarılıp sarmalandı
Evde
Şeş başına
Sabahı fincan
Hal geçişli mahmurluğu kahve
Yutkuna yutkuna
Oturtuyordu içine telve
Atmak, fırlatmak istiyordu
Kafasına kafasına
Gözüne gözüne ucubenin
Tutturamamak ta vardı ya işin içinde
Savurdukları
Boşa da gitsin istemiyordu hani
Neresine gelirse gelsindi.
İçine dağ devrildi
"Umurumda değil" diyordu
İhtirasları sel olurca akışa çevrildi
Ürkek tavşanlık yapmayacak
Salvodan salışlarla
Kararlı parça bölük ara kalışlarla
Yılmadığı korkunun olduğu yere
Tek öfkesini kussundu da
Uran narası varsın eksik olsundu
Öz nitelikleri olmayıp
Yeldeğirmenlerinden üşürme
Makabilni peşine düşürme
Şurdan burdan devşiriklerle şişme
Her günü bir çıngar
Ortaya karışığından bir didişme
İstiyordu ki heyullanın vücudu
Kalsındı yara bere içinde
Bu tutku ve bu arzuyla
Taşları seçti helikli
Vura vura; kıra kıra isbetlerle heyulla
Olsundu kocaman kocaman delikli
Her biri bir öfke tadında
Kendi gem almazlığı adında
Aklı bulanık
Amma...
Seyyare gibi geçip gidenler
Adamı delercesine, yelercesine
Pişman olmazcasına bir birine ulanık
Bir ivme kaşına
Daha taze küçük altı yaşına
Tere düşmüştü
Evde beş başına
10.05.2014
Helik: Taş duvar yapılardaki taşlar arası boşluğu doldurmak için kullanılan yumurta büyüklüğü bazalınırsa; bu büyüklüğün biraz altında biraz üst büyüklüğünde bulunan taşlar.
Makabil: Kendisinden eveli, geçmişi
Kayıt Tarihi : 10.5.2014 14:29:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!