güçlü olmalıyız
aglamamalısınız
akıncı yasasıdır bu gidene ağlanmaz
ama savaş biteli çok oldu
gözlerim gidenin yasıyla - yaşıyla doldu
tenhalara saklamak farz
kireç dizğili avlular derdimizi tatdı
hançerimin böğrüne saplanmış çiçek dallarında
mor menekşe kıvamında bir bin bir gece masalı
fesleğen koksa elin bazen
kınalı ayaklarını yıkamak zaman alırdı
tuzu çok pişmiş gözlerim ruhumun ırmakları
tek içimlik siğara da musalla taşı aklımdan iki seksen
hoca eli cebinde cebi ise kefeninde
doldur dua ile haramı topraklı çekmecene
karanlığın içinde terhisini bekleyen ışıklı bir hüzme
git sende bırak gidebildiğin yere
ada ol
çokça martılı deniz
az sürülmüş anız ol yakılasın
yağmurdan sonra gelen kokum ol toprağımda
kemiklerim sarsın humusunu
ve yağmurdan sonra ben kokayım
ve kokumu sevdiklerim c,ğerlerine depolasın
bak ordayım işte kokum büyüttüğüm çiçeklerimi sarıyor
güneşinden kaçan köklerin yer altına uzanıyor
güçlü olmalıyız
ağlamamalıyız
işğal yemiş topraklarda büyümek zorundayız
Kayıt Tarihi : 8.4.2006 05:06:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!