Muhabbetinle bürüdün gözeneklerimi
Her adımı bir geniş zamana bedel
Bir sarmaşığın masumiyet edasında
İçin için çürümek revamı bu çok yıllığa
“Yok” içinde senin bulunmadığın bir şiir
Her sahnesinde dokuyor hayat önüme bir bir
Sadece yokluğuna tezat yaradılışını arıyor figüran
Başrolünde sen, yaşanası zor bir beyaz perde
İçinde benin bulunmadığı bir teneffüs yeter
Bir zerre! Olmaya hazırım soluduğun havada
Fikrimin incecik motiflerini canlandıran gözlerinde
Ulûhiyete ermek kadar haz duyacağım
Temmuz ayları bir başka soğuk olur
En az ağustos kadar… Sensiz bu caddelerde
Sımsıcak tatlı bir tebessüm yeter oysaki
Uykularında bile titrettiğin bu harabeye
Var oluşuma inat sessizliği seçtim
Yokuşsuz, olgun imrenişlikler varken
Duyusuz, duygusuz sokaklar seçtim
Ne var ki? Sen beni bir damla gözyaşına seçtin
“Hani” ler hurdalık adeta –yüreğin yorulmuşçasına-
Umutlar hazanı çağırır oldu hudut tanımazcasına
Bu nasıl bir hâkimiyet? Feleğe gem vurabilesin
Karanlık! , boş! , ıssız bir mahşerden
Bir ömür ya Hay! Haz duyabilesin
Yinede sen, pusulasız meçhul denizde bile varılabilecek ilk rotasın.
Kayıt Tarihi : 3.6.2009 22:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!