Anaların kuzusu,
Fidanın yavuklusu,
Gavurun son kuyusu
Şahlanır Çanakkale
Oluk oluk geldiler
Dalgalar okşasın kıyıları
Penceremin arkasında
Doğsun güneş,batsın isterse,bana ne...
Benim gözlerim gözlerinde bebeğim,
Badem şekerim...
Dokunamam yanaklarına
Son vapur kalktı limandan
Artık düşlemek zamanı
Elini, yüreğini, beynini
Artık işlemek zamanı
Kalan günleri gelsin
Ömrümün
....
Teker teker
Telaşsız adımları dökülsün
Yağmur yüklü kirpiklerime
Avuçlarında saklar dünyayı
Sımsıkı onunmuşcasına herşey
Minik yumaklar
Sarkık yanaklar diyarı
Ne şimdi ne gelecek kaygısı,
Varsa yoksa oyun,
Her çarpışma
daha uzağa attı onları,
Her başlangıç
daha acı bir son.
....
Bıktılar yıldız olmaktan
Yok perdesi yüreğin
Açıp da bilemezsin
Nasıl yanar o yangın
Bakıp da göremezsin
Düşle yıkanmaz gerçek,
Elinde kalır tortular
Sözle bitmez
Sözsüz yaşanılan acılar,
Issız, yolsuz sancılar
Ne gönlünü tüket,
koyun koyuna girmiş
gökyüzünün mavileri
ürküyorlar karanlıktan
vakit akşam
korkunun faydası yok ecele
Mevsim dönmüşse hazana
Yaprağı dökmek gerek
Esende boran fırtına
Ateşi küllemek gerek
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!