Uzağım benliğimin en derin çehresine, öyleki sağırım kendimden ayrı kalmış özüme...
Seçemiyorum bakışlarımı, duyamıyorum yakarışlarımı, yakınım benden en uzak olan yere...
Bir sefirim kendi ruhumun , bir zafir miyim kendi yolumun ?
Ama kayıp , ama bulanık , ama karanlık buralar...
Yıldızlar daha parlak burdan , güneş daha uzak buraya , sessizlik daha yakın kendime...
Çağın ıssız çığlıkları , neslin sessizliğinde üşüyor !
Meçhul bir gölge geziyor üzerimizde,
Üşüyemediğimiz bir soğuk , sığınamadığımız bir kış yaslanıyor mezarımıza...
Dikenli al güllerin, sancılı kara toprağın altında; yağmuru bekliyoruz biz...
Kan yağıyor , zulüm çiseleniyor üzerimize...
Yine filizleniyor kırmızı çiçekler sessizlikleriyle...
Ve suskunlar kararır güneş doğarken..
Ateş üstünde donan bir kırağ,
Zemheride tutuşan bir ayazdır kalpleri...
Küllerini yutkunurken tutarlar gözyaşlarını,
Mezar taşlarını okurken bırakırlar yaslarını..
Ruhlarıyla işitirler sessizliği,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!