Âhu gözlü, şehrivar kadını,
Zebûnu olduğum, hüznümün figânı!
Ne şu koca cihan hokka,
Ne de ummanlar mürekkep dolsa...
Yazmaya bin tâne de ömür olsa,
Sığdıramam seni, yedi kat arşa...
Aynı şehirde olmak yetmeli mi seninle;
Seninle sen olmadan bakmak gökyüzüne..
Unuttum unutacağım dersin.
Yarana zaman basarsın.
Bazı günler aklına gelmez.
Dünyaya dalarsın, çalışırsın, gezersin
Belki başka tenlerde avunursun.
Midende ki o ağrıya bile alışırsın,
Hiç kimse sen değil, ama her şey sensin,
Kar tanesi, esen rüzgar, deli yağmursun.
Kimi zaman, açık bir denizde öfkeli dalga,
Beklerim; belki uzak kıyılarıma vurursun.
Seni ağlarım, seni düşünür, seni yazarım,
Uykusuz gözlerime bak, kendini okursun.
Azadeydim yine bu gece bedenden,
Ve nihayet kanatlandım.
Yağmurun büyüsüne kapılıp,
Ba'su ba'del mevt bir nurla kalktım.
Dualarım vuslattı sevdiğime,
Işık yollarından sana aktım.
Bir kağıt vardı yüreğimde,
Beyaz, ucu yanık ve boş.
Aman boş kalmasın diye,
Sarıldım hemen kaleme.
Yazdım, yazdım, yazdım...
Her duamı, sahipsiz bir şiire.
Dibi yırtılmış kağıttan bir gemideyim,
Bin yıllık tufan, bin yıllık fırtına sanki yokluğun.
Zifiri karanlıktayım, umarsız çaresiz
Yokluğunda boğuluyorum, dibe çökmekteyim hızla.
Işık azalıyor, bedenim hâlâ hayatta
Ama ruhum ölüyor...
Yüreğimde bitmeyen o âşina sızı,
Kahverengi ayazlardayım.
Issızlık, ruhumun tanıdık yanı;
Ve birde gözü kara yalnızlığım.
Zamanın geçer hükmü yok artık,
Yine Leylasız Mecnunlardayım...
Adını sokaklara yazasım var,
Kapında sabahlamak istiyorum
Yeni yetme âşıklar gibi.
Yağmurda ben, birde zavallı kedi.
Işığın yansın, bekliyorum aç kapını;
Sarılıp sımsıkı,öpmek için seni.
hiç gelmeyeceksin
biliyorum...
avunmak parayla değil ya,
bakkala gittin;
birazdan döneceksin!
bekliyorum...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!