Hafif bir kanun peşreviyle küçük bir nostalji yapıyorum.
Bir yanımda batan güneşin al kırmızısı,
Bir yanımda Kadıköy’e giden vapurun tınısı…
Gözlerim doluyor.
Martıların çığlıkları ortak oluyor yalnızlığıma.
Işıklardan göremediğim yıldızları görmeye çalışıyorum sonra,
Yine yağmur yağıyordu sokaklarda
Ve ben seni arıyordum her yerde.
Caddeler ıslak, gözlerim dolu.
Bir o yanda, bir bu yanda.
Islatmamıştı yağmur hiçbir zaman beni bu kadar çok,
Bu kadar çok yağmurlar yağmamıştı yüreğime.
Tarihler seni, saatler sevgimi gösteriyordu alacakaranlıkta.
Yanımdan insanlar geçiyordu bir yandan,
Bir yandan ölümüne yağmur yağıyordu.
Bense hiç bir şey duymuyordum…
Yağmur ilk kez ıslatamıyordu beni.
Gözlerime sadece suretin geliyordu;
Çocukluğumdu belki gözlerimden bu kadar yaşları akıtan,
Belki durmaksızın akıp giden zamandı bu yaşadıklarım.
Ellerimde hala onun sıcaklığı,
Gözlerimde geçmişten kalma bir damla yaş.
Arıyorum onu,
Arıyorum o günleri.
Geçmişime dönmek istiyorum bir anda olsa…
Gözlüklerini yeni takmış,
Hayata tozpembe bakan o çocuk olmak istiyorum…
Hayata inat yaşamayı dost edinmiş o çocuk olmak…
Mucizelerin varlığına yeniden inanmak istiyorum…
Ağlamak istiyorum sonra delice, düşünmeden…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!