Serenat Şiiri - Muharrem Pala

Muharrem Pala
199

ŞİİR


9

TAKİPÇİ

Serenat

bir gece vaktiydi
şehrin bütün ışıkları sönmüş
in ve cin tatlı bir uykuda
mahalle sessizliğe bürünmüş
arada bir köpek havlamaları
göz kırpıyor gibiydi
etrafta tek tük yanan lambalar...
son birkaç insanı
yolcu ediyordu evine
göze batıyordu
dar sokaklar da
küçükte olsa bir hareketlilik.
böyle bir gecede
senin sokağında ben!
sana yazdığım şiirlerimden oluşan
unutulmaz bir resital hazırlasam
onu da
kör bir sokak lambasının ışığında
senin pencerenin altında
kırk beşlik bozuk taş plaklar gibi
en duygulu / en acıklı fon
müziği eşliğinde okusam
perdeni aralayıp
pencerende izlerken sen beni
sende kalan
yüreğimin serenatını yapsam.
önce yokluğunun
iç izdüşümleri
geceye damgasını vurur.
cart diye ortadan ikiye böler
yırtar gecenin sessizliğini.
kulaklara küpe olur
siler pasını gecenin...
sonra hafızalara kazınır
ardında bıraktığın
yetim yüreğimin haykırışları...!
sen giderken ki çaresizliğim
gözyaşı olur süzülür yanaklarımdan...
daha sonra birer birer
sırtımı dayadığım
umutlarım devreye girer
beni ayakta tutmak için...
en sonunda kalp resmi üstünde
tarafımdan
''benimle evlenir misin ?''
yazılı bir pankart açılacak
sahnenin tam orta yerine.
meraklı
bir o kadarda ürkek bakışlarla,
sen bana bakacaksın
ben de sana...
bu tabloya artık dayanamaz
sanırım ağlarsın hüngür hüngür!
taş kalpli değilsen tabi ki !
sevgimin şaka olmadığını anlayacak,
tüm kalbinle inanacaksın.
gecenin tadı damağında kalacak
küçükte olsa bir ihtimal daha var!
merdivenlerden
koşarak ineceksin
sevinç gözyaşları içinde
boynuma sarılacaksın.
hatırlar mısın
sana söz vermiştim
gece gündüze dönecek.
aşk galip gelecek demiştim
cümbüş oynayacak mahalleli.
batan güneş tekrar doğarken üstümüze...

Muharrem Pala
Kayıt Tarihi : 3.11.2014 00:03:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Muharrem Pala