Dogum günü
Bir doğum, bin ömre bedeldir belki de,
Uçarsın göklere ayaklar kesilir yerden.
Ağlayışlar yükselir, hırçın. gürültü belki de
O ağlayışlar en güzel şarkıdır seni dileyenlere
Umarsız bakışlar.
Örmüş kara geceleri.yıldızsız
Çelik parmaklıklar arkası,
aç susuz bırakmış,beni.
Ölümüne..
Haykırdım karanlıklar içinde,
Nerde sabah,nerde aydınlık.
Ürpertir, korkutur beni bu yalnızlık.
Elimi açtım,sustum ağladım.
Bahtım kara,bilirim kömür karası
Oturmuş dinler hülyalara dalarım.
Karabasanlı uykumdan uyanır,yeni doğmuş çocuğun
Acemiliğiyle yalpalarım.
Ha düştü,ha düşecek..
Bir pınar,ilkbahar arkası.Güneşle sevişen su
Işıldar tüm sevecenliğe hasret.
Nerdeyim bu gün,neyle uğraşıyorum? …
İşimle mi? aşkımla mı?
Ha..! ! aşk… nasıl aşk? yüce belki…
Belki ilahi. Evet, evet ilahi yüce bir sevda bu…
Hisssler, duygular karşılıklı. Rüyalar bile! !
Bembeyaz yeni yağmış karın altın da bu sevda..
Hani vardır ya bazen
Yıllara meydan okumuş,yaşamışlığın
Alnında çizgilerle yoğrulmuş
Resimler vardır ya…
Duvarın bir köşesinde unutulmuş
Renkleri silinmiş resimler.
Hayır,hayır istemem,
Yenilikleri,teknolojiyi ve diğer her şeyi
İstemem…!
Geri sarın geri sarın bu plaklar
Eskileri çalsın,
Eski yıllarımı.
Ey gökyüzü!
Al beni yanına
Çok mu gelirim enginliğine?
Duy yalvarışlarımı.
Söz,
İncitmem seni.
Ey gökyüzü!
Beni de al enginliğine
Çok mu gelirim?
yalvarışlarımı duy
Al beni.
Söz incitmem seni.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!