Uzak kentlerden sesleniyorum sana.
Ezan sesleriyle ürperiyorum,üşüyorum.
Seni düşünüyorum gecenin ortasında.
Hayal ediyorum kilometrelerce uzaktan.
Hasretim sana,yokluğun içimde sızı.
Sizler bilmezsiniz yalnızlığı.
Bu akşam yazmak istedim.
Binlerce yıl sonra.
Pas tutmuştu gözlerim.
Kurumuş yüreğim.
Çırpınıyordu.
Yazalım dedim,olmadı.
Ayrılırken,
Benim gözlerim kan kusuyordu;
Birşeyler düğümlenmişti boğazıma
Dokunsalar hıçkıracaktım,boğuk boğuk.
Neye yarar,yumuşatırmı taş kalpleri
Ilık tuzlu göz yaşlarım.
Bu kez sen değil
Yokluğun var gözlerimde
Sigara dumanımı onları yaşartan
Yoksa özlemin meyvelerimi.
Ne olur tersine dönse dünya
Geleceğe umutla baksa insanlar
Dün,
Aşkımı ilan ettim bir kıza.
Seni seviyorum,dedim.
Kuru sevda bunlar,dedi.
Benim için nimetsin.
Sana tapıyorum,dedim.
İlk kim sevdi seni.
Kimin için hayal kurdun.
Döktüğün yaşlar,gözlerin kimindi.
Ve ilk kez kim öptü seni titrek dudaklarından.
Benmi...
Peki neden gelmiyorsun.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!