sevincimi kelimelere
sığdırmak istedikçe ben
ruhumu kelepçeliyor gibiyim
gitmeliyim bu aksam
suçlu bir çocuk gibi
başı onde kızaran suratıyla
zaman her saniye ilerledikçe
baba, amca, dede...
gerçekleşmeyen hayaller
yetiştirememenin serdenişi
işte bu;
gençliğin bitişi...
bir kaç saniye sendeletti sadece
karanlığı deler geçercesine geldi umut
geride kalan, eksoz dumanı
ve gözlerin kadar öldürücü soğuk...
her sey soğuk senden sonra
yürüyemiyorum yağmurda, bedenim üsüyor
hatıraların hepsi sarhoş şimdi
hepsi gözümün önünde, ayakta duramıyor
artık ağlayamıyorumda senin için
sabah ayazında dondu gözyaşlarım, akmıyor
her atısında ömrümden ömür alan zaman
beni daha da yaşlandırıyor karşısında
oda yaşının verdiği olgunlukla karşılıyor
kimleri gördü, göreceklerinin yanında
ve ben önemli varlığımı kaybediyorum
her geçen gün
kırmızı bir gül kadar ateşli
papatya kadar masum
lale kadar duygusal
orkide kadar güzel
ama onlar herkese
sen gönlümün içinde
Kışla duvarları soğuk olur yatılmaz
Düşman pusu kurmuş ALLAH tanımaz
Dayımdan sonra şehidim ana sabaha kalmaz
Korkma gözlerim dolmadı, Türk askeri ağlamaz
Bilsen nasıl öpüyorum rüyamda ana, baba, kardeşi
Biri azraili ağırlıyordu
Uzak sabahlar ayazında
Beklemekten yorgun düşmüştü
ve Bunca yıl aslında beklediği sadece ölümdü
Ölümdü en kolayı zaman içinde
Onsuz ölüm bile acı veriyordu
boynuzlu bir cümle bu beni anlatan
duyguların hasara ugramıs
mantığın firar ettiği
iki damla göz yaşında
bir ömrün anlatıldığı
umutların, hayallerin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!