Serdar Toktok Şiirleri - Şair Serdar Toktok

Geceleyin elinden tutup ulaşmak isterim yıldızlara,
Ansızın göklerin ağlayışını dinler gibi olurum.
Ölüme uçan bir kelebeğin kanadında esen rüzgâr olmak isterim,
İsterim ki kalbim bir kuş kadar özgür kalsın…

Kuytu bir yerde kalpsiz yaşamak isterim bazen,

Belki eski püskü, yıllar öncesinde çekilmiş,
Bir fotoğrafın arkasında gizlidir mutluluk
Resimdekinin o masum gülüşünde…
Belki yaşanılan fakat çok kısa süren sevdalarda gizlidir
Kısa film tadında…
Çaresizliğe kapılıp kirpiklerine çiğ damlaları düştüğü an

Kıştan gebe gökyüzü kar taneleri doğuruyor avuçlarıma
Ellerim, gözlerim, kalbim buz tutuyor asiliğinde!
Kibrit çöpü bir yüreğin var biliyorum
Dokunsam kırılacaksın,
Dokunsam yanacaksın, lüzumsuz bir sigara için.
Dokunsam, yakacaksın bedenimi

Bak yüzüme, gülüyorum!
Bak, yeryüzünün en mutlu insanıyım!
Bak bak! Unuttum seni görüyorsun değil mi?
Aklıma bile gelmiyorsun ne güzel!
Kıyafetlerimi sen seçerdin kadınım…
Ben giyinmeyi bilmezmişim öyle derdin,

Merhaba resim yine ben geldim.
Çok yorgunum, haliyle biraz uykum var.
Yatmadan önce bir ihtimal konuşursun da sohbet ederiz diye,
Uykumdan bir parça bölüp yanına gelmek istedim.
Ve sen her zaman ki gibi suskunluğunu koruyorsun
Biliyor musun? Bu gün yine onu gördüm;

Şimdi gidiyorsun
Pamuk ellerini ellerimden
Yağmur gözlerini gözlerimden
Seni benden, ruhumu da bedenimden alarak

Şimdi gidiyorsun

Başka bir limana attım kendimi,
Haberin yok!
Alabora olacaktım, mecburdum.
Karaya vuran parçalarımı toplayacaklardı yoksa
Çürüyecektim…
Seni sevmekten vazgeçmeseydim, ölecektim.

Hadi seninle aşk oynayalım! ..
Kurallar mevladan sabit,
Bak!
Ama hile yapıp terk etmek yok...
Kaybeden kazanana,
bir kamyon yükü intizar ısmarlasın...

Kaçamak sevdalar yaşıyoruz.
Birbiri ardına dizilmiş sıralar arkasında
Hiç olmayacak zamanlarda…
Fırsatlar kolluyoruz.
Aşk aşılamak için bedenlerimize.
Soğuk gecelerden artakalan çiğ damlaları gibi

Acılarımın, hüzünlerimin hepsini kundaklayıp
Bir kapı eşiğine bıraktım.
Hiçbir leke, hiçbir iz taşımıyor sevdam.
Hadi gel… Ne olur gel…
Biliyorum; telafisi yok kayıpların, tesellisi yok!
Senden ayrı kaldığım her dakika;