kırıldım,kırıldım hasta çocuklar gibi,
artık mecalim yok gözlerinden umut toplamaya
yürüyüşüm eskisi gibi değil
köpekleri çağırmıyor inlerinden
Kış uykusuna yatmış bir zafer taşıyorum
kış uykusuna yatmış ve mağlubiyetler ortağı
İnsanı tende kavledecek bir şey varsa eğer
ol gözlerin ardındaki imandır derdi Şaziyan
bunları bilirdim çünki kalbime söylerdi,
iki eli kavgaya karışsa da Şaziyan.
Bizim memlekette,
Zül ehdab-ı muhitiye, zül cenah-ı mücellid.
Siz ey haşlamlılar takımı,asalaklar silsilesi
kaşları gözlerine bir türlü uymayanlar
büzülüş cevrinde kaçışanlar
bildim diyerekten yerinde sayanlar.
Ey siz arkebüzlerini hayata doğrultanlar:
bilirsin kapıları vardı hep gecenin
ırzına geçilmişti bir köşede hecenin.
ne varsa aşka dair,
beni bul diye
beni bul!
ama bilirdin sen, dudakların ıslaktı senin
bacakarasına söz kondurdum bu mevsimin
çıplaktım, henüz çıkmıştım savaştan
bir ölünün tabutuna ağlanıyordu
-'yıllarca sustuğum bu yüzler,
yıllarca rüzgârla bir tuttuğum'-
oylumsuz atlar koşuyor
yarıp kırık saçlarını
rüzgarı koparıp omuzlarımdan
amansız atlar koşuyor
ki ben bilmem aydınsız kışları
Ölüler beyaz gelinlikleriyle karşılıyorlar göğü,
yürüyorlar 'iyi ki'leri 'keşke'lere bırakarak.
Toprağın tahammülü yok yağmura,
Çocuklar büyümüş artık, çocuklar rahmete aç.
Ölüler öldüklerini biliyorlar,
diriler yaşadıklarından emin,
' aradığımız dikta bu mu
bir ruhun zehirlere tavlanması
bu mu aşkın yataktan kaldırılması?
ve reddediyorum dostlarım
redd! köpeklerin köpekçe yaşamasını
insanların soğuk güzlercileyin anılmasını
Niyedir burnumu kaldırmam alkol kokusundan,
Niyedir başımı döndürür dalgınlıklar?
Oysa ben :
çocuklar uyusun diye oruç tutar,
çiçekler büyüsün diye tavaf ederim kalbimi.
Kalbimden başka öğüt,
hayat toprağı seçimledi
toprakta küstüm meyveleri,
bir kız çocuğu
içimden mi yoksa?
ya hu akşam oldu olacak.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!