1982 yılı Kahramanmaraş/Pazarcık İlçesine bağlı Ufacıklı Köyü doğumlu,
Nazlı nazlı semalarda dalgalanan,
Mazluma umut olup, zalime korku salan,
Rengini, şehidimin mübarek kanından alan,
Ay yıldızlı al bayrağım.
Nice yiğitler, toprağa düştü uğruna,
Bedel istiyordu toprak, yâr olmak için ebedî,
Sarmıştı düşman her yanı boğuyordu Antep’i.
Kabul edemezdi Antepli, hiçbir zaman esareti,
Aç kaldı, susuz kaldı, teslim etmedi Antep’i.
Namert, hayret ediyor nerden alıyorlar cesareti,
Kâmil, bir çocuk iken arzuluyordu şehadeti.
Kör olmuş gözler zalimin zulmüne.
Vicdanlar taşa dönmüş, kulaklar sağır.
Ümmet daha alamazken ortak bir tavır.
Mazlumun yükü Ya Rab ne kadar da ağır.
Gazze'nin, Halep'in var mı Kiev'den bir farkı?
Bu dünya kalıcı bir konak değil.
Zannetme cennet ve cehennem yok değil.
O yüzden yalnız Rabbinin önünde eğil.
Kendi edindiğin o sahte ilahlara değil.
Unutma, dünya doyuramaz gözünü ve gönlünü.
Sahip çıktık, ihanet ettiler.
Bizleri, şehirlere hapsettiler.
Her daim canımıza kastettiler.
Davamızsın Kudüs, gülmek bize haram.
Senin için nice rüyalar gördüler.
Arz-ı mev’ut için bir caniye döndüler.
Kendini yenilmez zannederken insanlık.
Uğraşıyor seninle hala ufuk karanlık.
Haddi aşıp taslar iken birileri ilahlık.
Zerre kadar mikrop ile yere serildi insanlık.
Zaman su misali hızla akıp geçerken
Neye güvenerek dersin daha çok erken
Ecel, ne zaman ve nerde bizce meçhulken,
Gaflet ile geçer mi hiç ömür dediğin?
İlahi övgüye mazhar başka kim var senden?
Ağlayan anaların gözyaşlarında,
Yolunu gözleyen yarin ufka bakışlarında,
80'lik dedelerin asker olmak için can atışlarında,
Sen varsın Mehmed'im sen varsın.
Vatanın her karış toprağında her bir taşında,
Sensin yalnız sinelerin özünü bilen.
Başımız dara düşünce ancak aklımıza gelen.
Yine de rahman olarak rızkımızı veren.
Ya Rab, affeyle bizleri yoksa nice olur halimiz.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!