Gardını Alan Sensizlik
.
Senin varlığında bu şehirde yaşamak bile işkence be.
Sen varsın diye sensizliğe güzelliklere sürgün ediyor beni kader
Hayat kemale erer sende hep gereksiz bir keder.
Beni düşününce hayat sana elem keder eder
Gidemem Ben Diyarbekirden
Ben adını yüreğime değil aklıma değil
Ben adını beni ürperten sokaklarda,
Esen rüzgara yazdım
Her o sokakta estiğinde yollara,
Allaha inancım tam
olmam ben paraya tamah
gördüm hali dünyadan bu ahvali
sanki herkes güzellik timsali
Serdar Faruk
Hayat
Ağır geliyorsun artık sen bana
Gönül yaram yok gibi kor ateşler misali
Aldığım nefes yıldırım gibi işler bana
Verdiğim nefes ise nitrik asit buharı gibi
İnşaat
Misafir yolunu gözler sofra bezi grobeton
Membran yanar ateşlerde sudan zarar görmesin diye beton
Kalıpçı aşk şarkılarını işler gibi çakar kalıpları beklesin beton
Kahve Tonları
Yaşanmışlıklarla beraber
Düşürdü beni yollara
Aldı bedenimi
Mezopotamya mahallesinden
Kar ve Kan
Dışarda lapa lapa kar
Gönüllerde acı ve kahar
Dillerde yok hayat ise infihal
Ruhlar bezdi bihal
Kaypak Aşk
Ey aşk uyandır kendini bana
Usandır benliğinle kendini bana
Dolaş eşsiz güzelliğinle kendini bana
Kemalat midir insan eden
Kelamat midir insanliktan eden
Belli bir düşüncenin başı sonu devam eden.
Serdar Faruk ALTIN
Kürdistan(Kürtlerin Yaşadığı Yerler)
Uyanır gece karanlığının zifirinden
Demlenir güzelliklerle bu beden amedten giden
Çırpınır ruhun kanatları aşar taşar duyguları
Yetmez aciz bedene çırpınışlar uçuşur Amed semaları
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!