Yahu oralet içelim dedim
içelim dedim ya şu oraleti
iyi gelir sevmek için dedim
ısıtır, rengi de güzel dedim
git söyle ona dedim
ya kızın gözleri
Ah matmazel
Benliğimde sizi bulmak
Yaşamak için suya ihtiyaç duymak gibi
Arıyorum kehribar güzelliğinde
Cahit Zarifoğlu şiirlerinde
Ya da fiyakalı bir gülüşte
Neyse ki gözlerin avutuyor,
Boşluğa düşmüş yüreğimi
İliklerime kadar gözlerin deyim,
Bir yaprak düşer yere,
Başlar Güz sancısı baştan.
Elem dolar kalbe,
Açılır; Ruh-i zindan!
Bağlıyor aylak sessizliğinde geceyi,
Hani öğretilmişliğin çaresizliği gibi,
Ve hasret çeken bir mahkum gibi!
Sana hasret bir çaresizlik bu benimki...
Sanki hiç derdimiz yokmuş gibi
Bir de sen çıktın başıma medzuska
Neymiş en güzel dertmişsin başımdaki
Yalan medzuska,
Sen tüm zamanların en güzel derdisin
Gözlerin mesela, gözlerin medzuska
Sessizliğin çığlığı vardı odamın duvarlarında
ve şehre sonbahar gelmişti,
sevda ile birlikte gelmişler oysa,
Bir düşün serzenişi vardı,
Yalnızlığın gölgesinde akıp giderken zaman.
Hayatın kalbe zarar sözleri vardı,
İnkar etmeye kalksan vuruyordu an ve an!
Düşünmekten vazgeçmiş bir düşünür vardı,
Neden bu kadar güzelsin diye sordum,
Sen güzel görmemişsin dedi!
Teşekkür etmesi gerekirdi oysa
Etmedi, farklıydı.
Sonra döndüm ve dedim ki ona;
Hayat ne garip martılar falan...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!