minik bir serçenin,
ürpertisidir kalbim,
nizam karakolunun camına konan...
gülebilen bir askerdir,
bazen hüzün,
elmacık kemiklerin çıkık,
gamzeli yüzün.
aklıma getirmeye çalıştığım,
yüzün kadar,
eski ve yıpranmış,
botum, kamuflajım, kepim.
şafak konya, kocaeli, kırşehir,
kırklareli;
çarşıya çıkışlarım dışında,
bilmediğim bir şehir,
gurbet..!
gelip geçen 114 gün,
sanki su,
nehir..!
42 günüm kalmış,
olacaklar nedir?
zaman gelip geçer,
serçeler camdan uçar;
şafak;
01 Adana der,
bu adam kartal olur
sıla’ya
uçar..!
4 Nisan 2007
Kayıt Tarihi : 14.6.2007 20:41:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Nizam Karakolu'nun Camına Serçe konmuştu, her sabah simit susamlarıyla beslerdim serçeleri, biri geldi yalnız kondu, Ondan esinlendim...Nasıl :-)

TÜM YORUMLAR (1)