Acı, bir avuç küldü
Kadının ellerinde.
Uzun bir süre baktı öylece.
Çöpe atmaya kıyamadı da
Sakladı onu en güvenli yere
Yüreğinin içine....
Her sabah aynı güne
Gözlerimi açıyorum
Yaşadığım hergün
Hiç bitmeyen bir hikaye gibi...
Çevirdikçe sayfalarını
İçinde kayboluyorum
Neler yapmadık ki ona;
Ne zulümler,
Ne işkenceler gördü elimizden..
Yine de küsmedi..
İhanet etmedi hiç insanoğluna.
Büyüktü yüreği,çok genişti
Sen,
Ormanın kendini beğenmiş
Kibirli ağacı.
Bense; kendi halinde
Dalına tutunmaya çalışan
Zavallı bir yaprak...
Beyaz bir bulutum
Şimdi ben
Senin ülkenin topraklarına
doğru yol alan.
Var gücümle;
Sana doğru uçuyorum
İyi bakmıyorsun
Gördüğün ben değilim.
Sakladım kendimi senden
Farkında değilsin...
Bulman için beni
Derinlere dalman gerekli
Gözlerimin içine baktığında
Orada sakladıklarımı
Hatta saklayamadıklarımı da
Görmeni isterdim
Oysa sen beni görmesini beceremedin...
Gözlerimi açtım, kapadım
Sen vardın yanımda
Mutluluğa gebe kaldım...
Gözlerimi açtım, kapadım
Sen yoktun yanımda
Kahverengi gözlerinle
İlk karşılaştığımda
Benim olduğuna inanamadım.
Ağlamak ve gülmek arasıydı duygularım.
Heyecanlıydım,mutluydum
Bir göğe çıkıyor
Aşk,
Semtime uğramaz oldu.
Gelip - gidenle
Bir selam göndermez oldu..
Unuttu beni.
Unutuldum.
İnsan ölünce, gerçekten yaşamak olurmuş...
Sonsuzlukta aşk ölür, Allah ölür, ama Mevlana ölmez...
Siz ki, melek olduğunuzu söylüyorsunuz...
Kayıp dünya, kayıp evren...hepsi geçti...
Buldum ki, ne buldum...
Köpüklü bir kahve içmedim, özden, gönülden, yüzüme kendi hakikatiyl ...