Yine sensiz geçen dakikalar,
Beklerim, acaba gelirmi diye...
Gözüm saate takılıyor, elim telefonda,
Bir mesaj... Gelir diye içimde heyacan var.
Bir nefes, bir kelime, O kadar özledim ki,
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Hep kendine dökülüşlerin ve kendine seslenişlerin ırmaklarıyla yürürüz göğsümüzün o elim ağrılaına. Kendi ipek yollarımızı aramaktan yorgun, kendi aşk ovalarımızın kıraçlarında mevsimleri çağırmaktan durgun kalırız. Bir şarkı gibi sokulur bir gün yüreğimize aşk, çığlıklarla büyür ve sarar elim bir ağrı gibi göğsümüzün o hüzün mabedini...
Tebriklerimle...
Bu şiir ile ilgili 11 tane yorum bulunmakta