serap günlüğü-
Çöl iyice sıkılmıştı ağaçsız,sevdasız, Leylasız günlerden. Her varlık dolar.Çölde dolmuştu.Onu en çok dolduran sonsuzluğu değildi. Mecnun’du. Yani amacı olanları bağrında taşıdıkça çöl doluydu.
-İşte ç’ölümde kalmış gizil istemler var.Varsıllığını tümleyen seraplar görüyorum.
-Denizleri denize anlattığım dersteydim. Okyanusun okundu usumda.
Meğer sen sulara beyazlık katan aşk gerçeğiymişsin.Mazimle tanıştın; ama o zamana hayata başka pozlar veriyordum. Saçlarım da suçlarımda siyahtı.
-Şimdi her şeyimle beyazım.Beyazladım artık.Çölden, göle, gölden, yeşil gözlerinin ormanına, oradan usun okyanusuna geçtim.
Yıllar bir gözyaşı olup da kaymış
Nurlu ihtiyarın yanaklarında.
Yapraktan saçını yerlere yaymış,
Sonbahar ağlıyor ayaklarında.
Süzüyor ufukta bir kızıl yeri,
İçi karanlıkla dolu gözleri;
Devamını Oku
Nurlu ihtiyarın yanaklarında.
Yapraktan saçını yerlere yaymış,
Sonbahar ağlıyor ayaklarında.
Süzüyor ufukta bir kızıl yeri,
İçi karanlıkla dolu gözleri;