Aylak bir fırtınada kaybetmiştim seni,
Bir simyacı değildim ama;
Tenörü yüksek bir aşkla sevmiştim seni.
Gidişinle zamanın çarmıhına gerilmişti sıska anılarım.
Paslanmış bulutlar kadeh tokuştururken avuçlarımdan,
Sensizliğin koynuna, yoğurduğum gözyaşlarımı saklardım.
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta