Gecem meftun sana gönlümde keza
Gündüzün kaldırımlarında emeğe yürürken
Anlık duraklarda canlanırsın
Sana meftun gözlerime
Bazen bir kuyumcu vitrininde
Sergilenen nadide bir pırlantanın içinde
Bazen bir parkta
Kadife koyu kırmızı gülün yaprağındaki su damlasında
Bazen bir kır kahvesinde
Nargilenin içindeki baloncuklarda
Kalabalığın ince bir sesi ya da bir güvercin kanadının nefesi
Uyandırır daim
Derin iç çekişlerden, hazzın meyvesinden
O çok direttiğin, özgürlüğüm bayrağı sallanır ellerinde
Rüzgara bile geçit vermeyen, rengi belirsiz ve yasaklarla dokunan
Sevgi güneşinin, yüzüne mutluluğu ekmesinden korkarcasına
Ulaşılmazlığın ve belirsizliğin gölgelerinde saklanırsın
Ne kadar uzun ki bu ömür, tüm vaktini ve gayretini
Sevinç yıldızlarına tek tek surlar inşa etmeye adarsın
Bu kalp sana meftun işte, her şeye rağmen
Gonca gülün açarken, güneşi kucaklaması gibi
Bahar esintisinin, kır çiçeklerinin kokusuna sarılması gibi
İsminin telaffuzunda pranga var dudaklarımda
Sensiz yürürken,
Hayat koridorunun her çukuruna düşerim ben
Sensiz yürürken,
Denizin her kumasalında boğulurum ben
Sensiz yürürken,
Kapıya gelen her gülü umut dalından koparırım ben
Sensiz yürürken
Sana çarpan bu kalbi kor ateşte pişiririm ben
27.06.2013
İZZETTİN AKYAPI
İzzettin AkyapıKayıt Tarihi : 27.6.2013 17:27:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!