-I-
arabesk sevdalar yaşadım sensiz
karmaşık
acılı
gamlı
mahrem
ama namlı sevdalar
örnek olsun diye anlatıyorum
gencecik ömrümün taze çağında
hatasız sandığım bir kulu sevdim
önceleri
çiçekler açtırdı gönül bağımda
ben -hoş geldin gönlüme gülüm! - tavrında…
yeşil gözlerinden bir damla yaş akacak;
ben
şu koca dünyayı ha yaktı ha yakacak! ..
-ken tam da-
yağmurlu bir güne rastladı gidişi
yani iki küreğimin arasından yedim hançeri
-ki halâ yağmurlu havalarda acıyor yeri-
nasıl unutsaydım bu terk edişi
hatun kişi niyetine
duble dolu kadehleri tutarken elim
çiğ köfte içindeki acı tadında
yüreğimde sevdadan devşirme
kinim
tesellim
-esrik zihnimde salaş meyhanelerde çalan bir şarkıdan kalma
en beylik sözleri- söylerken fütursuz dilim
hatta doğru hatırlıyorsam şöyle diyordum
-ben böyle talihin de, böyle bahtın da! ..-
..iki ihtimalli değilmiş hayat…
ne benim oldu sevdiğim,
ne kara toprağın
o şimdi başka gönüllerin tahtında
delikanlı çağlarında aşk adamı öyle deli vuruyor
yüksek dozlu acıların
damağımda halâ tadı duruyor.
-II-
delişmen sevdalar yaşadım sensiz
kuralsız
kaçkın
eskin
bıçkın
hançer gibi iki yanı keskin sevdalar
çatılı kaşlarıyla
ömründe bir defa silah çatmadan
zulme
ihanete
korkuya çatmış
adam ölüsüne imrendiğim var
belimdeki on dörtlünün horozu kadar
kurumluydum,
kuruluydum o anlar
hassastım işaret parmağının tetiğe temasınca
tılsımlı bir kudret o tetiğe basınca
horozu düşüren tetiktim önce
ve tetiği düşüren parmağı,
ve parmağı taşıyan eli tanıdım
ve felaketlerim vardı tetik düşümü mesafelerde
-çok şükür- der hala zavallı kadın
-bir kez daha gördüm güzel yavrumu-
boğazımdan akça sütü geçti ya
sübhaneke gibi tekrar ede ettire
gözünün yaşında öğretti bana
tetik iken teklemeyi
parmak iken titremeyi
-III-
velhasılı akça şafaklar güzeli;
ömrümce tipiyi, karı yaşadım
gül bahçesinde harı,
bülbül nefesinde zârı
sevda diye bizzat yâri yaşadım
öğrendim yani çok şeyi
racon kesmek gibi olmasın -hâşâ huzurdan-
sevda için ölmeyi de biliriz,
aynı sevdayı gönlümüze gömmeyi de…
şimdi! ..
sen bana Zühre Yıldızı gibisin
dokunamam,
tutamam
kim bilir kaç ışık yılı uzaktayım sana
hayat boyu öğrenmek esas
değil mi? ..
haydi
sen de bir haziran seyrini çok görme bana
Kayıt Tarihi : 3.2.2011 11:30:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Erhan Bayram](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/02/03/sensiz-sevdalar-haziran-seyri.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!