Soldurduğun takvimlerden döktün beni yaprak yaprak
Ne geçti eline söyle senin yaralı kalbimden koparak
Ellerin kadar beyazdı bahtım şimdi saçın kadar kara
Hiç baktın mı rüzgarlı ve soğuk bir karanlıkta yıldızlara
Bezenmişti tepelerimiz oysa kızıl ve beyaz çiçeklerle
Şimdi sensiz dağlar dert yığını sıralanıp gider kafilelerle
Nehrimiz berraktı o gül vatanımızda çağlardı gürül gürül
Hani nazdan kızaran yüzüne dökülür ya tertemiz kakül
Tüm dünyamız masmaviydi tepeden tırnağa umutlu
Şimdi semamızın ciğerleri parça parça kızıl bulutlu
Dalga dalga hücum eder kanlı yarama tuzlu deniz
Fırtınalarda parçalanıp batmayı hak etmedik biz
Sen hep sevdin geceyi karanlıktan hep korktum ben
Senin olsun karanlığın senin bu hüzün bu senin gecen
Eksik doğmuş bir turuncu ay gibi bu bizim sevdamız
Şimdi daha parlak aşkımızdan görünen en uzak yıldız
Kayıt Tarihi : 17.6.2009 23:13:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Yahya Harbalioğlu](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/06/17/sensiz-gece-14.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!