Tek celsede boşandım hayattan
Ben illede seni istiyor o vermiyordu
Şiddetli geçimsizlik anlayacağın...
Böyle değildi bu aşkın tarifi
Mutluluğun dozu az öfkenin fazla
Daha büyüyecekti sevdamız
Gönül mektebinde okuyacak
Tarihindeki ataları ezberleyecek
Leyla ile Mecnun’u Ferhat ile Şirin’i
Kerem ile Aslı’yı örnek alacaktı...
Yine dar ağacı yine kurşun
Yani yine ölümlü gecelerde
Sırılsıklam bir acı bir isyan ve ben...
Öylece ansızın çıktı hayatımdan
Ya insan nefes almadan yaşar mı
Sevmeden sevilmeden öpmeden
Öpülmeden kısacası öpüşmeden
Ya sevişmeden yaşar mı insan...
Anlayabilir ve anlatabilir mi hayatı
Örnek teşkil edebilir mi konulara
Hunharca katledilmiş aşkların cesetleri
Tanınmaz haldedir sanıyorum
Cansız bedenlerin akıl morgunda...
Henüz otopsisi yapılmadı ama
Zaten ölüm sebebini ben biliyorum
Hani gittin ya nefesim kesildi
Çarptın ya kapıyı kalbim durdu
Sensizliğin karabasanları çöktü
Boş duvarlar dev oldu geldi üstüme
Can damarlarım koptu o gece
Kanım çekildi sabahın sensizliğinde
Tan vaktiyle beraber ağardı saçlarım...
İşte böyle, senimi aldın ve gittin
Daha üstünden koskoca küçücük
Ömrümün en uzun ve en kısa günü
Ölümler daha neler neler geçti
Daha üstünden yirmidört saat geçti...
Kayıt Tarihi : 2.12.2005 20:26:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Fırat Çandır](https://www.antoloji.com/i/siir/2005/12/02/sensiz-24-saat.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!