Gün ışığı, saf temiz.
su damlası, ışıl ışıl.
gün ışığınca
su damlasınca
bir hüzün kaplar içimi
düşündükçe seni.
seni sensizlikte yaşarım
her hayal sana çıkar,
yok olur hüzün.
bakarım sen olmuşum
sevinir şaşarım.
kumda oynayan bir çocuğumdur o an,
yitik bir kum tanesidir
sensiz her düşünce
yok olur denizde
kayıp avucumdan.
tırnağıma takılan
tek kum taneciğinden
kocaman bir kale yaparım,
senli herşey o kalededir artık.
masal değildir,
merdivenle çıkarım kuleye
örgülü saçların yerine,
denize karşı sevişirim
sensizliğin yarattığı senle
senli şeyler kalesinin kulesinde.
bir avuç mutluluk kokulu
sevgi mavisi getiririm sana denizden,
kokladıkça çoğalan.
birleşen ellerimize takılır mutluluk
ve bizimle kalır bırakmadığımız sürece.
akşamları dalgalar okşar sevgiyle
duvarlarını kalemin.
seninle dolu dehlizlerde
hayaletlerin mutluluk şarkıları yankılanır,
ki bizim için bestelenmişlerdir.
derken,
mavi salondaki pembe yatakta
farkına varırım yalnızlığımın.
arsız bir teknenin
edepsiz motor homurtusudur
ırzına geçer düşlerimin
düşüncelerimin.
anlarım,
tek eksiği
olmazsa olmaz parçasısındır kalemin.
kalkar isimsiz mektuplar yazarım
unutulmaya yüz tutmuş adreslere,
“senli şeyler kalesi sensiz kalmasın”
ben her gece aynı burçtayım...
Kayıt Tarihi : 25.1.2002 11:31:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!