Seninle Yanıyorum Her An

Seni senden aldığım, çaldığım, yüreğimi sana yaktığım
Her an sana geldiğim, ey şu içimdeki olan sen
Seni sende sevdim
Her akşam
Her sabah
Her an
Hep sıcak hep güneşli kal
Gökyüzünde yıldızlara
Yeryüzünde
Yüreğime nakşettiğimi
Çiçek
Ne olur
Bana
Kendini çok görme
İsmini dilimde düşürmediğim
Uğur böceğim
Ateşböceğim
Kelebeğim
Senin hatırına
Ölümden uzak hayaller kuruyorum
İçimdeki kıpırdaşan sevinç, seninle yanıyororum her an

Uzak durma kollarına al, yak beni, yüreğinle sar beni
Gün doğumunda, kekik kokulu, defne koklu
Güzel
Her gün batımında kızıllaşan Akşamları
Hüzün sarar ruhumu
Uykum gelmez geceleri
Zaman sende yanayken
Ne olur
Kucakla
Asırlarca sar beni
Ama
Hep bende kal
Öyle saf
Öyle berrak
Munzur gibi
Fırat gibi
Dicle gibi
Güzel çok güzelsin
Sen
Sen gibi
Suları coşkun
Erzincan
Surlarla çevrili
Diyarbakır
Bağrıma kök salan yeşil Kars gibi
Toprağında çok bedel verilen kalbimin şah damarı, ülkemiz gibi

Seni sende sevdim, buğulu ekmeğim, küflü lorum, siyah zeytinim
Dağlardan topladığım
Nergisim
Kırlarda sevdiğim
Papatyam
Hayat beni yoruyor olsa da Zorluklarla, acılarla
Yine seveceğim
Seni
Utangaç gülüşlerde
Mağrur bakışlarda
Seni yaşadıkça yüreğimin merkezinde
Erik küfü kokan şarap şişelerinde
Ağıtlarda
Ezgilerde
Yaban ellerde
Biçare
Gönlümün deryasında
Hayatımın karmaşasında
Seni satırlara
Dizelere yazarak
Ayıp sayılan öpüşlerde
Hoş karşılamayan
Sevişmelerde
Ne çok sevdim
Ana dilim
Narçiçeğim
Ektiğim özgürlük umudum
Sevgi dolu bakışlarından
Sabahında güneş beklediğim, ülkem kadar sevdim seni

Mehmet Çobanoğlu
10.04.2010
İstanbul