Senin Yüreğine Kim Kara Çalabilir?

Senin Yüreğine Kim Kara Çalabilir?

Sevmek vardı bide sevilmek
Onca yokluğun içinde sevgiyi bulabilmek
Ağlamak için onca neden varken gülmeyi bulabilmek
Ayakkabıyla dolaşmak varken çorap bile giyememek

Karalığın belki de asıl tenin değil
Üstün, başın, elin, yüzün
Ama yüreğin, senin yüreğine kim kara çalabilir,
Umutlarına kim dokunabilir
Gururun hep incinmiş olsa da
Başını dik tutuşun,
Güvercinlerin uçtuğunu gördüğünde, senden kaçtıklarını sanıp ağlaman
İşte sana verilenler
Tabii sahip oldukların dışında, birde olmak istediklerin vardı
Kimsenin sana yardım etmemesi
Ve…
Koca ormanda tutunacak dalının olmaması
Tuttuğun her dalın çürük olmasından mı?
Yoksa senin tuttuğundan mıydı?
Kırılması bilinmez.
Ağaç seni affeder dalını kırdığın için(ama suç senin değildir)
Ama sen! peki sen onu nasıl affedeceksin
Kalbin kırılmıştır bir kere o küçük yüreğinde

Şimdi ellerini uzatmış,
Avuçlarını bana açıyorsun,
Toprak kokan teninle sanki her yerini kirlettirmişte
Yüreğine el sürdürmemişsin
Bir tek yüreğine kara çalmaya güçleri yetmemiş
Sen oradansın güzel yürek
Acılara yenilmeyen, meydan okuyan
Ama bir o kadar da çaresiz olunan yerden.

Belki satamadığın simitler toprak kokundan,
Ellerin temiz ama yüreğine kara çalmaya çalışıyorlar
Sen biraz daha kırılıyorsun
Kimseye söyleyemediğin ama haykırmak istediğin
Küçücük yüreğinde daha yedi yaşında
Belki hiç kimsenin çekmediği acılar
Ve
Kimse bilmiyor
Bu toprak kokusunun nedenini
Kim bilebilir ki bu güzel yüreğin
Her gece annesinin yanı başında uyuduğunu
Ve
Annesinin bir gün oradan kalkabilme umudunu...

(00.42 15.07.06 Ayaş)

İbrahim Pamir
Kayıt Tarihi : 27.7.2006 20:31:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

TÜM YORUMLAR (4)

İbrahim Pamir