Türk diline saygıyla ithaf olunur....
Anlaşılmaz suallerle doluyum,
En güzel hayaller eşliğinde,
Senin şehrine,
Bir çocuk gibi mutlu halimle geldim.
Geldim de; belki nasıl sevinecek,
Hatta n’aber diyecektin.
Yaz akşamlarında rüzgarın fısıltısı gibi,
Dudağından adımı duymak istedim.
Ve hiçbir şeyi istemedim o gün,
Seni istediğim kadar.
Gökteki yıldızları seyrederken,
Geceyi yaşamak gibi
Serinliğine dokundum,
Ve hiçbir şeyde teselli bulmadı kalbim,
O gün sende bulduğu kadar.
Bir serap gibi beliren hayalini,
Küçücük dünyamın hazzını duymak gibi,
Sevdim işte...
Sevdim...
Ve hiçbir şeyi sevmedim o gün
Seni sevdiğim kadar.
Sen, benden habersiz
Dar kaldırımlı sokaklarda küçüldün, küçüldün.
O siluetle belki saatlerce....
Saatlerce sensiz ve gayesiz yürüdüm,
Her nasılsa havada kalmıştı kolum,
Hala sallıyordum belki, bilmiyorum,
Sadece şaşkın bakışlarla bana bakıp,
Fısıltıyla gülümseyen,
Hatta tökezleyen liseli kızları görüyordum.
Ağır bir küfre uğramış mücrim gibi,
Gayesiz adımlarla sürüklenirken,
Titreyen ayaklarıma,
Dur bile diyemedim.
Ve asla yıkılmadım.
O gün, yıkıldığım kadar.
Ve ben yüzümün sıcaklığını hissederken,
İşte geldiğim senin şehrinden,
Yine sensizliğe gidiyorum.
Ankara
şiirin sesli ve görüntülü formatı ekte ilginiz için tşk.
Fahreddin ArslanKayıt Tarihi : 20.5.2009 14:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
nice paylaşımlarda bulunmak dileğimle
başarlar başarılar senin olsun
salim erben
Yine sensizliğe gidiyorum.
Ben de size katılıyorum.
Tebrikler.
Yine sensizliğe gidiyorum.
Ben de size katılıyorum.
Tebrikler.
TÜM YORUMLAR (8)