İlk defa böylesine özgürdü Seniha. Uçuyordu gökyüzüne, bembeyaz gelinliğiyle.. …
kollarını açtı. Rüzgarın akışına bıraktı kendini. Saçlarının buklelerinde hissediyordu rüzgarın nefesini. Ayakları yere değiyor muydu bilmem, bir şey var ki; yol kayıyordu.
Aldığı her nefesi,hiç bırakmamacasına içine çekiyordu. İlk defa kendi isteğiyle bir şey yapıyordu. Kendi hayatına, kendisi yön veriyordu. çevresindeki insanlara, töreye aldırmayarak..
Onbeş yaşındaydı Seniha. Okumak istediği halde okutmamışlardı. Öyle ya kız kısmı okuyup da ne yapacaktı. Sonra okuyup da bu düzene karşı gelirse, erkekler sözlerini geçirebilecek kız bulabilirler miydi? Ya da erkeklerin lehine hizmet eden bu töreler nasıl uygulanabilinirdi?
Babası kararını vermişti çoktan..Annesi şanslısın Seniha, maddi yönden hiç sıkıntın olmayacak dedi, gözlerinin içi gülerek. Peki ya Seniha, hayatına yön verme şansı yok muydu? Hayatına dair kararları başkaları mı verecekti hep.
bir kamyon yükü
anlam taşıdığı günlerdi
Kaldırımlar toz ve kağıt topakları
Ankara’nın