Bazen sadece karalamak , insanı ruhuyla bedeni arasında ki Intibakin yoksunluğunu dahi giderir..
Karalama zaruriyeti kalmadan senin benliğin ile varlığım arasinda ki aheng çözümlenmeli . çünkü biz
Çok uzaklardan , fazla yakınız birbirimize ,
Yakınlığımızın kaybolduğu noktada
Sana senden daha çok alışicam .
Alışırım alişmasina amma ya vazgeçmeye kalkarsak birbirimizden .
Nasıl koparım beni ben olmadan bütünleştiren varlığından?
Böylesi hiss-in bu denli içime işleyişini, çok uzaklardan gelen yakınlığı, senin olmadığın seni nasıl bulurum bi daha ?
Senin öylesine guzel bakışlarından rastlarmiyim varlığının olmadi yerde ?
bana bakarken daha da güzelleşeni nasıl bulurum bi daha ?
Bana seninleyken, sana benimle bir olmayı yazmış tanrı, birken nasıl oluruz farklı..
Çok mu alıştık birbirimize, olması gerekenden çok..
Sınırı var mı sevmenin belli mi ölçüsü
Kaçırdık mi biz yoksa dengeyi ?
Aştık mi yoksa haddimizi ?
Severken arsızlaştık mi , belki sevgi , insanlığın yakalandigi yasak elmasiydi , yasağın hoş geldiği yer arsızlaştıkça azgınlaşıyordu..
Yada kim uyduruyor sevginin edebi olduğuna
Edepsizligi aşk diye yarattı tanrı, ölümü de aşksızlık için,
LAKIN ben ,
Inanmiyorum sonsuzluğun içinde yaşarken sonun olduğuna
Belkide inanmak istemiyorum
Kim bilir belkide kaybetmek istemiyorum
Hazmedemiyorum yenilgiyi , karşımda ölüm dahi olsa..
Düşünemiyorum sensiz yaşarken ben olmayı..
Ne aklım ne fikrim ne zikrim ne dinim hazmettiremiyor sensizlik kavramını bana..
Kayıt Tarihi : 28.3.2018 22:40:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Vazgeçtiğim gün okuyacaklarimdan..

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!