Binlerce yıl önce varmış olsaydım gamsız yolculuğa,
Duvara ilk geyiği ben çizer olurdum.
Nefsim suuta giden bir panzehir olsa
Ben kendimi başka bir tanrı ile zehirliyor olurdum.
İslamiyet'in bu kadar bomba patlatmadığı bir vakitte
Ne kadar inançlarınız olurdu?
Şimdi tam vakti düşünmenin
İki satır arasında özgür bir resmin
Sen, ben uğraşırken, gereksiz olduğunu yinelerken yaptıklarımın
Ben aktarmaya çabalıyor olurdum
En belirsiz korkularına geleceğin...
Seni bile...
Kimse uğramazdı karanlık revan
Seslerin tılsımlı titreşimine
Belki bir kaburgam daha olurdu ölmeden önce
Yapmadığımız her çocuk için...
Bolca tatmin gerekirdi hayatına
Yaratıcıya yakarış bir mastürbasyon
Yalnızlık...
Senin ve benim aynı anda
Hırçınlıklarımızın küçük bir alan kapladığı bu mağaraya
Yalnızlığınla sığamazdın...
Bilesin ki en büyük azizler
İbadethanelerde geçirir en büyük akdini
Çok düşündüm....
Azizler gereksinim duymamış olabilir mi?
Bu denli ses getiren bir sürece.
Ben seni on küçük birim zamanda
Tekrarlanan bir zalimlik, suç ve günahla
Tekrar özlerim...
Toplum azizler için bolca günah özlemeli
Ne de olsa yasak olmasına karşın
Özlenmesi fütursuz kaçar bu mağara için...
Kayıt Tarihi : 19.6.2023 15:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bütün atlar yarış kazanmaz... Bütün insanlar cennete gitmez...
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!